Her nefis ölümü tadıcıdır

faydalı paylaşım, Allah razı olsun

Aldığımız her nefes dünyadaki kalma limitimizi azaltmaktadır.Ölüm insana bir nefes kadar uzaktadır çünkü sadece bir nefes ayırır iki dünyayı.. Ölüm nedense bize hep uzaktaymış algısına sahibiz oysaki ölüm hemen yanı başımızdadır..Bize bu kadar yakın olan ölümü neden unuturuz peki?? Bu sorunun cevabı hepimizin içindeki dünyaya bağlılık oranlarında gizlidir sanıyorum.. Kişi dünya ile irtibatı nispetinde ölümü kendisine ya yakın görüp ona hazırlık yapar ya da uzak görüp unutma yolunu seçer.. Ve ölümün ne zaman geleceğinin, kime geleceğinin ve nasıl geleceğinin bilgisi Rabbimizin katındadır.. Geçen aylarda 21 yaşında bir kardeşimizi Rahman'a teslim ettik.(Rabbim onu mağfiretiyle kuşatsın ve derecesini artırsın inşallah). Ve şu an yaşı oldukça ilerlemiş ve ağır hasta olan bir yakınımız ise bugün girdiği ameliyatta kalbi durup ölüm haberinin verileceği an tekrar kalbi atmaya başlıyor ve yoğun bakımda yaşıyor.. Demem o ki vakti gelen genç bile olsa gidiyor ve vakti henüz gelmeyen çok müşkil bir durumda olmasına rağmen yaşıyor.. Ölüme hazır mıyız??? Bu soruyu her gün kendimize sormalı, kendimizi analiz etmeli ve kendimizi düzeltmeliyiz.. Ve Hay ve Kayyum olan, hayatın ve ölümün sahibi olan Zatı Zül Celalden hayırlı olan bir ölüm istemeliyiz dualarımızda..

gzel bir tevafuk oldu bizimde yazımız bu ayet geçer ve denilir ki,
Bismillah-Allah cc selamı başta efendimiz ali ve ashabı ve tüm müminlerin üzerine olsun..

küllü nefsin zaikatül mevt-her nefis ölümü tadacaktır.
Bazı kimseler tamamen şahıslara bağlanabilir.Ama velilere,gavslara,kutublara bağlılıkta ölçülü olunmalıdır.Örneğin`,hz.ömer r.a halid bin velidi r.a komutanlıktan alınca bazı mücahidler o denli ileri gitmişlerdiki-halid in olmadığı cephede bizler cihad etmeyiz diyebilmiştir.
oysaki halid r.a da herkes gibi bir insandı ve ölümlüydü.Nitekim halidin dalgalandırdığı bayrağı ukbe bin nafi,Ahnef bin kays r.a ve nice fatih komutanlar İstanbula kadar taşıdılar.
Yine hz. ebu bekr r.apeygamber ölünce hz ömer r.a ın -kim muhammed sav.öldü derse onun boynunu vururum.-sözüne karşın kürsüye çıkarak-kim hz.muhammed sav.inanıyorsa bilsin ki O ölmüştür.Ama kim Allah a inanıyorsa bilsin ki Hay ve diri olan O dur-diyerek ferasetini sergilemiş ve ömer r.a teskin etmiştir.
Mesela müminlerin efendimiz sav.saygısı büyüktür.Lakin O sav.bile kelime-i tevhidte kendi ismini La ilahe illallah -sözünün önünene geçirmemiştir.
Evet saygımızda ölçülü olmalı akidemize zarar vermemeliyiz.

sinang' Alıntı:

Mesela müminlerin efendimiz sav.saygısı büyüktür.Lakin O sav.bile kelime-i tevhidte kendi ismini La ilahe illallah -sözünün önünene geçirmemiştir.
Evet saygımızda ölçülü olmalı akidemize zarar vermemeliyiz.

Genişletmek için tıkla ...

Yazınıza teşekkür ettim, doğru ve güzel bir mesaj. Ama alıntı yaptığım yeri anlayamadım. Muhabbetinden dolayı; "Muhammedun Resulullah La İlahe İllallah" diyen varmıdır sizce ?

bismillah..

kimse bunu söyledi demedik,niyet kalptedir bunu Allah cc bilir.

biz zaten biliyoruz ki şu kainat ve onun cüzzü örneği olan insan Allah cc ın tecelligahıdır.Güzel isimleri ve ayetlerini gösterdiği yerlerdir.Ama bir insanda tamamen O zatın tecelli ettiğini söylesek bu olsa olsa hz.muhammed mustafa sav.dır ki Allah cc izni ile ona tasarrufta bulunma imkanı vermiştir.Bu tasarrufta bulunmaya karşın Muhammed mustafa sav.kelime-i tevhid başta olmak üzere hep Allah cc işaret etmiş ve ehad dedirtmiştir.Bunda ince bir mesele vardı çünkü bundan öncekiler peygamberlerinin ve yanlarındaki kutlularının tasarruflarından çok etkilenmiş ehad dememiş la ilahe illallahı unutmuşlardı,kalplerinde ikilikler oluşmuştu.işte Resulullah cc bundan çok endişeliği idi.herşeyi bir zata bağlıyacaksak bu hiçbir zaman bir beşer değildir,Allah cc dür.İşte Kuran mesajının temeli la ilahe illah a dayanır.Kuran mesajından alacağımız en büyük mesaj ve derste budur.

ölüm gerçeği bunlan yüzleşmek zor aylar önce bu duyguyu en derin şekilde yaşadım 21 yaşında hayat dolu pırıl pırıl kardeşimi kaybettik ve son anlarında yanında olmak nasip olmamıştı yarab düşününce insan yalın ayak sokaklarda çığlık atası geliyor ama bu delilik bir an önüne bir duvar örülür görmemezlıkten gelemezsin kaçamazsın durup duvar dibine sadece çığlıklarda olan sesin kısılır duymaya başlarsın kalbini ve sakın ol dersinn dönüş bir tek Allahadır ve her canlı ölümü tadıcıdır rabbim huzuruna son nefeste iman ve kelimeyi şehadetle olmayı nasip etsin.

Dönüş Allah'adır, kalp ancak bu zikirle sakinleşiyor.. Bunu insan hep zikreder ama ölüm başa gelince bir an paniklersin, kelimelerin anlamsızlaşır ve anı unutursun.. Kendini bırakmadan bu zikre devam edince, kalp bu ritimde atmaya başlayınca sakinleşirsin ve kendine gelirsin.. Dün gece geçen yoğun bakımda olduğunu yazdığım yakınımı kaybettik.. Rabbim son nefeste imanla almıştır inşallah huzuruna..Ölümü yakınında görünce insan hayatın anlamsızlığını daha iyi anlıyor.. Bize de verilen sermaye birgün tükenecek.. Hazır mıyız ölüme? Ölüme hazırlanıyor muyuz?

sinang' Alıntı:

gzel bir tevafuk oldu bizimde yazımız bu ayet geçer ve denilir ki,
Bismillah-Allah cc selamı başta efendimiz ali ve ashabı ve tüm müminlerin üzerine olsun..

küllü nefsin zaikatül mevt-her nefis ölümü tadacaktır.
Bazı kimseler tamamen şahıslara bağlanabilir.Ama velilere,gavslara,kutublara bağlılıkta ölçülü olunmalıdır.Örneğin`,hz.ömer r.a halid bin velidi r.a komutanlıktan alınca bazı mücahidler o denli ileri gitmişlerdiki-halid in olmadığı cephede bizler cihad etmeyiz diyebilmiştir.
oysaki halid r.a da herkes gibi bir insandı ve ölümlüydü.Nitekim halidin dalgalandırdığı bayrağı ukbe bin nafi,Ahnef bin kays r.a ve nice fatih komutanlar İstanbula kadar taşıdılar.
Yine hz. ebu bekr r.apeygamber ölünce hz ömer r.a ın -kim muhammed sav.öldü derse onun boynunu vururum.-sözüne karşın kürsüye çıkarak-kim hz.muhammed sav.inanıyorsa bilsin ki O ölmüştür.Ama kim Allah a inanıyorsa bilsin ki Hay ve diri olan O dur-diyerek ferasetini sergilemiş ve ömer r.a teskin etmiştir.
Mesela müminlerin efendimiz sav.saygısı büyüktür.Lakin O sav.bile kelime-i tevhidte kendi ismini La ilahe illallah -sözünün önünene geçirmemiştir.
Evet saygımızda ölçülü olmalı akidemize zarar vermemeliyiz.

Genişletmek için tıkla ...

sinang kardeş

yukarıda ki mesajınız içerikli bir kaç mesajınız var, ısrarlıca tekrarlıyorsunuz. Bu mesajlarınızın zamirinde irşad müesseselerinin zemm'edilmesi gibi bir ima hissediliyor.

İrşad müesseselerinin bir çoğunda sap ile saman birbirine karışmış olmasına rağmen konuya ihtiyatla yaklaşmak gerekir. İslam'da bu müesseselerin var olacağı haktır.
Rasulullah (sav) Efendimiz hadisi şeriflerinde : "Şüphesiz ki, Allah her yüzyılın başında bu ümmete dinî işlerini yenileyecek bir müceddid gönderecektir" şeklinde buyurmaktadır. Bu sizin için el Benna olabilir, Seyyid Kutub olabilir, bir başkası için Mahmud Hoca olabilir. Hepsine saygı duyup, hepsinde var olan güzellikleri aktarabilmeli, hazmedebilmeliyiz.