Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Bugün Allah için ne yaptin

Muhamed Dolaku

New member
Katılım
2 Tem 2011
Mesajlar
5,395
Tepkime puanı
158
Puanları
0
Yaş
78
[FONT=&quot]Bugün Allah için ne yaptım sorusuna vereceğin bir cevabın olsun…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Ben bugün bir tohum ektim, bolluk ve bereketin kaynağı olan toprağın bağrına, öyle bir tohum ki, mizacında rahmet var, ilahi dokunuş var, derinliklerinde sakladığı nice sırlar var, keşfedilmeyi bekleyen… İşte ben bugün bu tohumu vatanına kavuşturdum, filizlensin, boy versin, yeşersin, erdem çiçeklerinin kokusunu salsın kâinata, mutluluğu ve huzuru yaysın dallarıyla dört bir yana, yeşilliği ferahlık olsun, nefes almayı unutmaya yüz tutmuş solgun simalara… Toprağın karakterine bakmadan attım bu tohumu ki, bir atıldığı topraktan, bin olarak çıksın ve tohumun bereketi beni Hakkın kapılarına getirsin…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Bugün Allah için ne yaptım sorusuna vereceğin bir cevabın olsun…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Ben bugün bir mum yaktım, karanlıkları aydınlatmak adına. Yolunu kimse kaybetmesin diye, ışığa hasret yüreklerin hanelerine mutluluk eşiklerinden süzülüp aydınlığı getireyim diye. Güzellikler kuytularda kaybolmasın diye. Umutlarını sessizlik deryalarında yankılandıranların ve şafakları hiç ağarmayanların, gecelerini güne eş değer kılayım diye. Onlarında ışıkla hasbi haline vesile olayım diye bugün bir mum yaktım. Ve belki de bu mumum aydınlığıyla karanlık olacak olan yollarımda ışığa kavuşacak, aydınlanmalarına vesile olduğum ışık erlerinin dualarıyla hiç sönmeyecek bir kandilim olacak…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Bugün Allah için ne yaptım sorusuna vereceğin bir cevabın olsun…[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Ben bugün gökkuşağına bir renk kattım. Kırmızı sevgiyi, Turuncu neşeyi, Sarı beklentiyi, Yeşil uyumu, Mavi huzuru, Lacivert seziyi ve mor ruh sağlığını simgelerken, ben umudun beyazını ekledim semadan gönüllere ulaşan sevgi köprüsüne… Bilmeli ki bir gönül, bir yüreği ayakta tutandır dirhem de olsa umut. Umutla bekleyenlerin ufukları hep bembeyazdır, başka renkleri, umduğu gelip elinden tutunca kadar yaşamına katmaz bir yürek… Şimdi ben o beyazın taliplisiyim, bir gönlün umudu olmalıyım ki, umudu olmayanları kapısında istemeyen Rabbimin karşına umutla çıkabileyim…[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Bugün Allah için ne yaptım sorusuna vereceğin bir cevabın olsun…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Ben bugün ummandan bir damla suyu alıp, kurak topraklara getirdim. Avuçlarıma ve suyun azlığına aldırmadım. Çünkü biliyordum ki o toprağın bir karesi bile ıslansa geriside suya kanmış gibi olur. O ki, hiç olmazsa damlanın düştüğü yer ferahlayıp, bir damlalıkta olsa avuçlarımla getirdiğime dua olur. O dua ki, ebediyete getirir seni… Toprak serinler, bağrından buketler sunar hiç solmayan ve fanilikle son bulmayan buketler… Rabbim o rahmet ummanından bir damlada yüreğimize akıtsın, kurumuş topraklara bin bir zorlukla getirilen suların hürmetine, Rabbimde katından en güzel af demetlerini sunsun bu çiçeklerin yeşermesine vesile olanların kutsi gönüllerine…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Bugün Allah için ne yaptım sorusuna vereceğin bir cevabın olsun…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Ben bugün bekleyen garip bir yüreğin yörüngesi oldum. Kâh çaresizlik buzullarını eriten, çare güneşi... Kâh sıcaktan kavrulmuş umutsuzluk çöllerinin, umut vahaları. Kimi zaman hasret yağmurlarında ıslananların, vuslat sancağı. Kimi zamanda hazanda olana baharı kucaklayıp sunanı… Sahillerde yolları gözleyenlerin, küçük şişeler içinde de olsa beklediğini yollayanı... Bunları yapmalı ki bir yürek, beklediğini bulsun, O(c.c), umut ettiğini gariplik deryasında bekleyen yüreğine sunsun…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Eğer bir tohum atmışsan toprağa ve tohumun bereketi senden sonrakilere de ulaştırmışsan…[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Karanlıkta kimsenin kalmaması için bir mum yakıp, etrafını aydınlatmışsan…[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Bir gökkuşağına umudun beyazını katıp seni bekleyenlerin gönlüne varabilmişsen…[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Kurak bir toprağa bir damlada olsa suyu getirip aç olan toprağı ferahlatmışsan…[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Her şeyi senin yörüngende olan bir yüreğin yükünü taşımışsan…[/FONT][FONT=&quot]

[/FONT]
[FONT=&quot]Bil ki, bugün Allah için bir şey yaptın…[/FONT][FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Seni tanımasa da, sen onu tanımasan da yüreğine yakınlardan ve uzaklardan nice dualar ulaştırdın.[/FONT][FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Ebediyetini belki de hiç ummadığın bu küçücük damlalarla rahmet deryalarına kavuşturdun.[/FONT][FONT=&quot]
[/FONT]
[FONT=&quot]Ellerinle verdiklerin seni Hakkın rızasıyla buluşturdu.[/FONT][FONT=&quot][/FONT]
 

sýyah_

New member
Katılım
13 Ağu 2010
Mesajlar
454
Tepkime puanı
222
Puanları
0
Yaş
50
ALLAH razı olsun, güzel paylaşım. Bizim ALLAH'ın rızasına kavuşmaktan başka bir gayemiz olmamalı ondan ötesine karışmamak gerekir. ALLAH akibetimizi hayırlı yaratsın. ALLAH (c.c) bizim için bu kadar bereketini bağışlamış biz Yaratanımızı hoşnut edebilirsek yaratanımız bizi hoşnut etmezmi. En yüce makam sahibine yakın olabilmekten ALLAH'a kul olabilmekten daha büyük bir makam yoktur bir Ademoğlu için.
 

Ascomycota

New member
Katılım
11 Tem 2011
Mesajlar
3
Tepkime puanı
0
Puanları
0
allahınız için bir şeyler yapmak zorunda mısınız? kendiniz için yapsanız?
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
allahınız için bir şeyler yapmak zorunda mısınız? kendiniz için yapsanız?

Bilmemek ayıp değil tabii ki, öğrenelim.

Allah (cc) hiç bir şeye ihtiyaç duymaz, O'nun için yapılanlar, yapana döner. Sizin mantığınızla, bu gerçek arasında ki farklılığın adını biliyormusunuz?
 
Son düzenleme:

sýyah_

New member
Katılım
13 Ağu 2010
Mesajlar
454
Tepkime puanı
222
Puanları
0
Yaş
50
ne yapmaya çalışırsak yapalım ALLAH'ımızın (c.c) makamına yetişecek ve onun yüce şanına yakışacak her hangi bir durumda bulunamayız. biz aciz insanların buna gücü yetemez. Biz kendimiz için ne kadar bu dünyada dahil kendi menfaatimize de çabalasak her var olanın sahibi olan ALLAH (c.c) izin vermesse bizim olamaz. Bir insan yetersizdir acizdir. Bunu bilecek ve ALLAH'tan yardım isteyecek, onu bulacak aklıyla görecek, teslim olacak herşeyini teslim edecek edebilirse tabi. Ascomyota herhangi bir yerde sadece vücuduyla ve ruhuyla bir yere bırakılsa ve ona sonsuza kadar yaşamak verilse 500 yıl sonra yanına gitsek ne yaptın desek, beni burdan kurtarın diye yalvarmazmı, ne konuşacağı kimse var ne bir tutacağı bir obje var öyle duruyor bom boş. İşte ALLAH bizi yaratmıştır ve bütün etrafımızda gördüklerimizi gözümüzle gördüğümüz gibi aklımızlada görebilmeliyiz. Hepsi bir nimettir. Onlara bakarak aciz ve muhtaç olduğumuzu her daim yaratana muhtaç olduğumuzu ve olacağımızı bilmemiz gerekir. ALLAH bana bu dünyanın tapusunu verse ben yine ALLAH'a sığınırım. Her var olanın gerçek sahibi odur. Yunus Emrenin dediği gibi
Yunus derki gör taktirin işleri
Dökülmüştür kirpikleri kaşları
Başları ucunda hece taşları
Ne söylerler ne bir haber verirler.
 
A

adam

Guest
Allah için yaptığımızı düşündüğümüz şeyler bile aslında kendimiz için yaptıklarımızdır. Allah bir hastayı benim için ziyaret ettin mi derken aslında ziyaret ettiğimiz hastanın bile kalbinde bize karşı olan sevgisini veya saygısını arttırmış oluyoruz. Yani sonuçta yine bize dönen bir nimet. Ascomyata denilen üye heralde ateis. Böyle şeylere önem vermeyen bir yapısı var galiba. Bize zararı olmaz ama kendisinin eyvah diyeceği zaman olur. Allah korusun iman hidayet versin. Yattığı zaman yatağına her gece, belki bizden daha çok düşünüyor da olabilir. Biz bilemeyiz Allah bilir. Kalpleri çeviren Allah'tır. Belki bizden daha sıkı müslüman olur. Ben bugün Allah için ne yaptım ? hiç bir şey. Namz kıldım kendim için, birine selam verdim o da kendim için. Bir fakir ras gelmedi bugün Allah için sadaka vereyim. Bu bile nasip işi anladığım kadarıyla. Allah için bir şey yapmak bile nasip işidir kısaca.
 

sýyah_

New member
Katılım
13 Ağu 2010
Mesajlar
454
Tepkime puanı
222
Puanları
0
Yaş
50
Biz müslümanlar hiçbir şey yapmayıp her şeyi ALLAH’tan bekleyen insanlar değiliz. Biz üzerimize düşen sorumlulukları bilen ve yerine getiren kendimizi ve işlerimizi ALLAH’a teslim eden insanlarız. Kendimiz için ne kadar çalışırsak çalışalım kendimizi geliştirmek için (maddi/manevi) sistematik ve pedagojik olarak organize olmuş bir şekilde gelişimimizin kontrol edildiği pozitif çalışmalarla faaliyetlerde bulunsak ve pozitif eylemlerimizin karşısında pozitif kazanımlar beklesek bile her zaman verim elde edemeyiz. Hayatımızda kazanmak istediğimiz objeler için çalışsak bile nötr bir durumun içerisinde bulunabiliriz. Bütün çalışmalarımızın karşılığını alabiliyormuyuz. Bir öğrenci üniversite sınavından istediği yeri tutturup istediği üniversiteye gidebiliyormu. Aynı kendisi gibi aynı yeri tercih etmiş başka bir fert tarafından geride bırakılmıyormu. İçimizde hangimiz gerekli çalışmaları ve tüm gerekli faaliyetleri gerçekleştirse bile bütün istediklerine sahiptir. Kendimiz için elbette pozitif eylemlerde bulunacağız. Bize Peygamber Efendimiz (sav) böyle nasihat etmiştir. Halife Hz. Ömer camiden insanları elinde sopayla gidin bu dünyaylada ilgilenin diye kovalamıştır. Biz Müslümanlar İslamın gereği olarak hem kendimizle, hem ailemizle, hem vatanımızla, hem tüm dünya insanlarımızla hem yaratılmış insana hizmet eden bütün canlı türleri ile bir bütünüz. Hepimiz aynı kasenin içinde yaratılmışız. Kendimizi bu kaseden ayırmak ve bu dünyada sadece kendimizi düşünüp kendi menfaat kazanımlarımız doğrultusunda hareket edersek, sonuçta tüm dünyayı kazansak bile bu sınavdan sıfır alırız. Bu dünya bir sınavdır. Sınavı biten her Ademoğlu bu sınav alanını terk eder ve sınav sonucuna göre hakettiğini alır. Bu konu Adem Peygamberden Hz. Muhammed’e (sav) bu güne kadar en az 25.000 peyfamber tarafından biz insanlara tebliğ edilmiştir. Bu konuda bize kitaplar verilmiştir. Akıllı bir insana tebliğ etmeye gerek yoktur, hayatın çeşitli menfaat durumları arasında kendi menfaatlerinden başka durumları görmek istemeyen, bu durumları kabul etmeyen insanları uyarmak içindir. Sayın Ascoycota işte sizin gibi düşünen ve bu düşüncesini doğru kabul eden akıllı insanlar için tebliğ gereğine duyulmuştur. Bir insan sonuç olarak ne oluyor, ölmüyormuyuz. Doğmadan önce zaten ölmüş değilmiydik. Peki niye doğduk niye ölüyoruz. Nerden geliyoruz nereye gidiyoruz. Değersiz bir ot gibi yeşerip kuruyup gittiğimizi kabul ediyorsanız kendi kendinize o başka. O zaman zaten insanın kendisine saygısı yoktur değersiz olduğunu zaten kabul ediyordur. Benim fikrim ise hiçbir varlık değersiz değildir, bir ot parçası bile. Hepsi bir dengenin bir tamamlayıcı faktörüdür. Bu dengeyi dengeli bir halde durduran nedir. Dünya hiçbir yere tutturulmamış halde güneşin çekim gücünde boşlukta hareket etmiyormu bütün bunlar size tuhaf gelmiyormu. Bu kadar bu denge kendiliğinden olabilirmi, hiç akıl edemezmiyiz, bize verilen irade ve akıl bu gerçeği bulmak içindir.
 
Üst Alt