Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Sünneti inkar edenler veya sünnet ve hadiste "ayıklama" yapmak isteyenler

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

hakka davet

New member
Katılım
25 Eyl 2007
Mesajlar
153
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
53
Sünneti inkar edenler veya sünnet ve hadiste "ayıklama" yapmak isteyenler, maksatlarına ulaşmak için iki yol takip ediyorlar. Bunlar:
a) Hadislerin Resûlullah’a (sav) âit olup olmadığı hususunda kalplerde kuşku uyandırmak.
b) Buna rağmen ilmî usullerle yapılan araştırmalar sonucunda, bir sözün Resûlullah’a âit olduğu kesinleştiğinde de "Bizim ona uymamız ve onu uygulamamız şart değil" gibi hezeyanlar ortaya atarak -hâşâ- Peygamberimizi sıradan bir beşer konumuna indirgemek.(Mevdudi, Sünnetin Anayasal Niteliği, s.138.)

Hadislerin isnadının Resulullah’a ait olup olmadığı hususunda tereddütte olanlar,
Bunlar da iki grup. Bir kısmı, böyle bir gerekçe ile hadisleri nazardan düşürme peşinde. Bu gruba girmeyenlerin ikinci kısmı ise nisbeten samimi, işin aslını araştırıyor.

Bu ikinci gruba girenler, Resulullah’a aidiyetinde kesinlik olan hadisleri kabul etmektedirler. Yani sünnet veya hadisin kendisini değil, o söz veya fiilin Resulullah’a âit olup olmadığını sorguluyorlar. Ancak, bunlardan bâzıları, tespitte kullandıkları eleği çok seyrek tutarak, birçok "Sahih hadisleri" de eleyebilmektedirler.(İsmail Mutlu)

Bunlarla ilgili olarak Mevdudî'nin bir değerlendirmesine yer verelim:
"Dinde önemli olan şeyler bize sağlam kaynaklardan gelmiştir, îkinci kaynaklardan gelen rivayetler genellikle önemsiz veya küçük meselelerle ilgilidir, ki bunlardan hangi yol benimsenirse benimsensin, fazla bir şey fark etmez.

Bir kişi eğer ince eleyip sık dokuyarak bunlardan herhangi bir rivayeti sünnet olarak kabul ediyor ve başka bir kişi iyice araştırmalar yaptıktan sonra, bunları sünnet olarak kabul etmiyorsa, her ikisi de Resûlullah’ın (s.a.v.) izleyicisi sayılacaktır.

Ne var ki, Resulullah’a ait olduğu belirtilen söz veya hareketlerin gerçekten kendisine ait oldukları belli olduktan sonra bile, bunların kendileri için kanun veya (ana mesele) olamayacağını söyleyenler elbette Resûlullah’ın izleyicileri ve sadık taraftarları olamazlar. " ( Mevdudi, Sünnetin Anayasal Niteliği, s. 132.)

Kur'ân adına hareket ettiğini iddia ederek sünneti reddedenler, kesinlikle samimi değildir. Çünkü Sünnet'in reddini ifâde eden Kur'ân'î tek bir delil getiremezler. Halbuki, kaydedildiği üzere Sünnet'e uymayı emreden pek çok âyet-i kerîme var. Onların durumu, Kur'ân-ı Kerîm'de haber verilen Allah'la peygamberlerinin arasını açmak istemek gibi cins bir küfür çeşidini hatırlatmaktadır:

"Allah'ı ve peygamberlerini inkâr eden, Allah'la peygamberleri arasını ayırmak isteyen "bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr ederiz" diyerek ikisi arasında bir yol tutmak isteriz diyorlar. İşte onlar gerçekten kâfir olanlardır" (Nisa: 4/150).

Kur'ân-ı Kerîm'de pek çok âyet, sünnet'e müracaatı emrettiği, Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in pek çok emirleri, fiilleri sünnete uymanın gereğini beyan ettiği halde, İslâm ümmeti içerisinde zaman zaman "sünnet"ten rahatsızlık izhar edenler olagelmiştir. Şüphesiz bu, dindarlıktan, dinî samimiyetten gelen bir davranış değildir. Aksine, -cehâletin, iğfalin kurbanı olmak söz konusu değilse -temelde siyâsî-ideolojik hesaplara dayanan din düşmanlığı yatmaktadır. Böylelerinin Kur'ân'a sâhip çıkma, Kur'ân'ın anlaşılmasına mâni olan engelleri kaldırma gibi dindarlık edasıyla sünnete tavır almaları müslümanları aldatma gâyesine yöneliktir. (Pr.Dr İbrahim Canan)
 
K

kuranyeter

Guest
inkaredenler veya sünnet ve hadiste ayıklama yapmak isteyenler

inkaredenler veya sünnet ve hadiste ayıklama yapmak isteyenler

selam






En’âm 114
114 Allah size Kitap'ı ayrıntılı kılınmış bir halde indirmişken, Allah'ın dışında bir hakem mi arayayım? Kendilerine Kitap verdiklerimiz, onun, Rabbinden hak olarak indirildiğini biliyorlar. Sakın kuşkuya düşenlerden olma.



En’âm 115
115 Rabbinin sözü hem doğruluk hem de adalet bakımından tamamlanmıştır. O'nun sözlerini değiştirecek hiçbir kuvvet yoktur. En iyi işiten, en iyi bilendir O.





Zuhruf 21
21 Yoksa onlara bundan önce bir kitap verdik de ona mı yapışmaktadırlar?


Zuhruf 22
22 Hayır, sadece şunu söylemişlerdir: "Biz atalarımızı bir ümmet/bir din üzerinde bulduk; onların eserlerini izleyerek biz de doğruya ve güzele varacağız."




Zuhruf 23
23 İşte böyle! Senden önce de hangi kente bir uyarıcı göndermişsek oranın servetle şımarmış kodamanları mutlaka şöyle demişlerdir: "Biz atalarımızı bir ümmet/bir din üzerinde bulduk; onların eserlerine uyarak yol alacağız."





Zuhruf 24
24 Uyarıcı dedi: "Peki, ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha iyi yol göstereni getirmiş olsam da mı?" Dediler: "Doğrusu, biz seninle gönderilen şeyi tanımıyoruz."




Zuhruf 43
43 Sen, sana vahyedilene sımsıkı sarıl! Hiç kuşkusuz, sen, dosdoğru bir yol üzerindesin.




Zuhruf 44
44 Gerçek şu: Bu Kur'an sana ve toplumuna elbette ki bir hatırlatıcı/bir düşündürücü/bir şeref/bir öğüttür. Bundan sorumlu tutulacaksınız.




Lokman 6
İnsanlardan bazısı var ki, halkı bilgisizce ALLAH'ın yolundan saptırmak ve onu hafife almak için temelsiz hadislere sarılırlar. Onlar için aşağılayıcı bir azap vardır.




İbrahim 1
1 Elif, Lâm, Râ. Bir kitaptır bu. Ki indirdik sana, çıkarasın diye insanları Rablerinin izniyle karanlıklardan nura; Hamîd, Azîz olanın yoluna...



bizleri karanlıklardan aydınlığa çıkarması için yolladığı kitaba yetersiz diyenlermi suçlu yoksa yeter diyenlermi.
selam ve dua ile​
 

Muhabbetci

New member
Katılım
16 Ocak 2008
Mesajlar
44
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
49
Konum
Almanya/ Krefeld
Web sitesi
www.1webspace.biz
Hakka davet kardes az dur orda....Senin yazdigin yazidakilerde ne bir sahabenin sözü gecmekde, nede Hz Muhammed Mustafanin kendi agzindan birsey gecmekde...Bilmem hangi alim sunu bunu demis...Bilmen lazimdirki Ehli sünnete göre bile Alimler yanilabilme hakklari vardir...Zaten yanilma hakklari olmasaydi Dört mezhep olayi ortadan kalkar tek bir mezhep altinda toplanmalari mecburi olurdu...Dinin ana temellerini yazarken keske hadis ve ayet ile yazsaydinda , bizim gibi HAKIKATI arayan canlarda ona göre ayak uydurup, Senin yazdigini kilavuz etseydiler....

Hadis konusunu niye elesdiren var önce bur soruyu ana hükmünden bakmak gerek...Kuranyeter kardesim sagolsun, Kurani kerimden ayetleri atmis, bende hadisleri atayim bu konuda...

“Benden Kuran dışında hiçbir şey yazmayın. Kim benden Kuran dışında bir şey yazmışsa imha etsin.” (Müslim, Sahihi Müslim Kitabı Zühd, Hanbel, Müsned 3/12, 21, 33)

Darimi’deki hadis ise şöyledir: “Sahabe Allah’ın elçisinden sözlerini yazmak için izin istediler. Ancak onlara izin verilmedi.”(Darimi, esSünen)

El Hatib’teki hadis şöyledir: “Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve yazdığınız şey nedir? dedi. Senden işittiğimiz hadisler (sözler) dedik. Hz. Peygamber Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? Sizden evvelki milletler Allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar.” (El Hatib, Takyid, sayfa 33)

Tirmizi’den de bunu öğrenebiliriz: “Allah elçisinden sözlerini yazmak için izin istedik, bize izin vermedi.” (Tirmizi, esSünen, K. İlm, sayfa 11)

Bunun yani süre bilindigi gibi asri saadette hadis yazilmamisdir, eger yazilmis olsaydi pek ala Halife Osman kurani bir kitap haline getirirken hadisleride toplayabilirdir degilmi?!

Ama tam tersine Halife Osman Ebu hureyreyi yalan hadis nakletmesinden dolayi Sürgünle tehdit etmisdir, Halife ömer Ebu hureyreyi dövmüsdür...Bunlarida yine Ebu hureyrenin kendi agzindan duyabiliyoruz..
Hz. Aişe Ebu Hureyre’ye: “Sen Peygamber’den duymadığım hadisler rivayet ediyorsun!” dediğinde ona edepsizce bir cevap verir: “Ayna ve sürme seni Peygamber’le ilgilenmekten uzak tuttu.”(Zehebi, Siyeru Alemin Nubela 2. cilt, sayfa 435)

Hz. Ali şöyle demiştir: “Yaşayanlar arasında Allah Resulu’na en fazla yalan isnad eden Ebu Hurey-re’dir.”(İbni Ebul Hadid, Şerhu Nehcul Belağa, 1. cilt, sayfa 360)

Yine Hz. Ali onun “Sevgili dostum bana haber verdi ki” diye Pey-gamber’den bahsettiğini duyunca: “Peygamber ne zaman senin sevgili dostun oldu?” demiştir. İbn Mesud gibi meşhur bir sahabe ise onun “Ölü yıkayan ve taşıyan kişi abdest alsın.” sözünü kabul etmeyerek hakkında ağır sözler söylemiş ve sonra şöyle demiştir: “Ey insanlar, ölülerinizden dolayı necasete (pisliğe) bulaşmazsınız.”

Ebu Hureyre’nin bizzat kendisinin aktardığı bir hadiste ise Hz. Ömer ona şöyle demiştir: “Ey Allah’ın ve Kitabının düşmanı! Allah’ın malını çaldın değil mi? Yoksa senin on bin dina-rın nereden olacak?” (İbni Sa’d, Tabakat, 4. cilt, sayfa 59).


Hz. Ömer’in Ebu Hureyre’yi atadığı valilikten hırsızlıkları nedeniyle geri çağırttığı anlatılır. Hz. Ömer Ebu Hureyre’ye hitaben: “Seni Bahreyn’e vali yaptığımda ayağında bir çift ayakkabı yoktu. Sonra duydum ki sen 1000 dinara, 600 dinara atlar satın almışsın. Sen Bahreyn’in en ücra köşesinden, insanlar vergilerini, Allah ve Müslümanlar için değil de, senin için versinler diye mi geldin?” der (Zehebi, Siyer). Ebu Hureyre’nin bizzat kendisinin aktardığı bir hadiste ise Hz. Ömer ona şöyle demiştir: “Ey Allah’ın ve Kitabının düşmanı! Allah’ın malını çaldın değil mi? Yoksa senin on bin dina-rın nereden olacak?” (İbni Sa’d, Tabakat, 4. cilt, sayfa 59)

Ebubekir Peygamberimiz’in vefatından sonra halkı toplamış ve onlara şöyle demiştir: “Sizler Allah’ın elçisinden farklı hadisler naklediyorsunuz. Bu durumda sizden sonrakiler daha büyük anlaşmaz-lıklara düşecektir. Allah’ın elçisinden hiçbir hadis nakletmeyin. Sizden hadis nakletmenizi isteyenlere deyiniz ki: İşte Allah’ın Kitabı aramızda, onun helalini helal kılın, haramını haram görün.”
Zehebi, Tezkiratul Huffaz 1/3, Buhari 1.cilt


Hz. Ömer diğer şehirlerdeki sahabelere de mektuplar yazarak ellerinde yazılı bulunan hadis mecmualarını yok etmelerini istedi. İbni Abdil Berr, Camiul Beyanil İlm ve Fazluhu 1/64-65

Hadisler Ömer döneminde çoğalmıştı. Ömer halktan beraberlerinde bulunan hadis sayfalarını getirmelerini istedi. Sonra bunla-rın yakılmasını emrederek şunu söyledi: Kitap Ehli’nin Mişna’sı gi-bi Müslümanların Mişna’sıdır bunlar. İbni Sad/Tabakat 5/140

Hz. Ömer Irak’a yolculuğa giden arkadaşlarına şöyle demiştir: “Siz öyle bir ülkeye gidiyorsunuz ki halkı arı uğultusu gibi Kuran okur. Hadislerle onları meşgul etmeyiniz ve yollarını saptırmayı-nız.”
Ahmed İbni Hanbel, Kitabul Ilel 1/62-63


Hz. Ömer şöyle der: “Ancak sizden önceki kavimleri hatırla-dım, onlar da kitaplar yazmışlar ve Allah’ın Kitabı’nı bırakarak onlara sarılmışlardı. Allah’ın Kitabı’na hiçbir şeyi karıştırmam.” diğer bir rivayette “Allah’ın Kitabı’nı asla başka bir şeyle değiştirmem.” başka bir rivayette “Ben yemin ederim ki Allah’ın Kitabı’nı hiçbir şeyle gölgelemem.”
El Hatip, Takyıdul İlm Sayfa 50; İbni Sad, Tabakat, 3/206



Hz. Osman çok hadis nakletmelerinden dolayı Ebu Hureyre’yi Devş dağlarına göndermekle, Kab’ı Kırede dağlarına sürgün etmekle tehdit etmiştir.
Tahzırul Havas 10b.



Şeddad, İbni Abbas’a “Hz. Peygamber bir şey bıraktı mı?” diye sordu. O da “Sadece Kuran’ın iki kapağı arasında olanları bıraktı.” cevabını verdi.
Buhari K. Fezailul Kuran 16; Müslim K. Fezailus Sahabe 30,31 Ebu Davud K. Fiten 1, Tırmizi K. Fiten 43

İbni Abbas hadis yazmayı yasaklar ve şöyle derdi: “Sizden önceki ümmetlerin sapmaları bu şekilde kitaplar vücuda getirmek yüzünden olmuştur.”
İbn Abdül Berr, Camiul Beyanil ilm 1/63-68



Abdullah bin Mesud elinde bir hadis sayfasıyla geldi. Sonra su isteyerek yazıları sildi, sayfanın yakılmasını emretti ve şunu söyledi: “Allah kime bir hadis sayfasının yerini bildirirse ve o da beni bun-dan haberdar ederse Allah’a yemin ederim ki, Hindistan’da dahi olsa o hadisi arar bulur ve yok ederdim.
Ebu Reyye, Muhammedi Sünnetinin Aydınlatılması s. 27



Hz. Ali minberden şu hutbeyi veriyordu: “Yanında hadis sayfaları bulunanlar gidip onları yoketsinler. Zira halkı helak eden olay, alimlerin naklettikleri hadislere uyarak Kuran’ı terk etmeleridir.”
İbn Abdülberr, Camiul Beyanil İlm



Birgün Hz. Ali’ye gelirler ve “Halk hadislere dalmış.” derler. Hz. Ali sorar: “Gerçekten öyle mi?” “Evet” derler. Peygamber’den işittim ki gelecekte vuku bulabilecek bir fitneden söz ediyordu. “O fitneden kurtuluş nedir, nasıldır?” diye sordum. Resullullah dedi ki:
“Kurtuluş Kuran’dadır. çünkü sizden öncekilerin haberleri de, sizden sonrakilerin haberleri de, aranızdakilerin hükmü de ondadır. O gerçek ile yalanı birbirinden ayıran kesin bir hükümdür, şaka ve boş söz değildir. O’nu terkeden her zorbanın Allah boynunu kırar. Hidayeti, doğru yolu O’ndan başkasında arayanı Allah sapkınlığa düşürür.
O, Allah’ın en sağlam urganıdır. O, hikmetle dolu Kuran’dır. O en doğru yoldur. O, boş arzuların haktan saptıramayacağı, dillerin, karıştırıp belirsiz edemeyeceği, ilim adamlarının doyamayacağı, çok tekrarlanılmasından bıkılmayan, ilginç özellikleri bitip tükenmeyen bir kitaptır.”
Sünen-i Tırmizi/Darimi



Simdi bu hadisleri ne yapacagiz biz? Ehli sünnet kaynaklarindan bile geciyor, suc niye Hadislere eleyende oluyor? Yazik bu Müslüman halkinaki 1400 senede hep mezhep kavgalarina dücar olup bir türlü kalkinamadilar....

BU dünyada bütün kötülükler, alemlerin birbirini taklit etmesinden gelmekdedir(Makalati semsi tebrizi )


Simdi ne olacak? Bu hadisleri ya yalan sayacagiz , eger bunu yaparsaniz hadis eleyenlerle ayni duruma düsmüs olursunuz, yada bu hadisleri hakk hadis diye kabul edicez , o zamanda hadislerde daha büyük sorun cikar....

Vesselam
 
K

kuranyeter

Guest
selam


Zümer 1 Bu Kitap'ın indirilişi Azîz ve Hakîm olan Allah'tandır.

Zümer 2 Emin ol, bu Kitap'ı biz sana hak olarak indirdik. O halde, dini yalnız ona özgüleyerek Allah'a ibadet et/O'nun için iş yapıp değer üret!

68 De ki: "Ey Ehlikitap! Siz, Tevrat'ı, İncil'i ve Rabbinizden size indirileni tam uygulamadıkça hiçbir şey değilsiniz." Rabbinden sana indirilen, onlardan birçoğunun küfür ve azlığını elbette artıracaktır. Küfre batan topluluk için tasalanma artık.


bu ayetler gereği ALLAHIN resulu neye dayanarak alttaki ayeti uygulamıyor [tabiki sizin inandığınız resul uygulamıyor]

6 Ey iman sahipleri! Namaza/duaya duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın.

MAİDE 68 AYETİ ĞEREĞİ ALLAHIN RESULU ABDESTİ NASIL ALMALI.
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Haniflere cagri;

Haniflere cagri;

Değerli Kardeşlerim ! Rabbimizin bizleri ne kadar ömürlendirdiğini bilmiyoruz. Bu gün, şu an varız, biraz sonra olmayabiliriz.
Kıyamet günü;
Yasin; 60,61:"Ey âdemoğulları! Ben size, "Şeytana kulluk etmeyin, o sizin için açık bir düşmandır!" demedim mi?"Bana ibadet edin, dosdoğru yol budur!" demedim mi? diye "


Nahl;90:Şu bir gerçek ki Allah; adaleti, iyi ve güzel davranmayı, akrabaya vermeyi emreder. Tüm pisliklerden/edepsizliklerden, kötülükten, azgınlık-doymazlık ve kıskançlıktan yasaklar. Düşünüp ibret alırsınız ümidiyle size öğüt veriyor.

diyen Rabbimize ne diyeceğiz?


Şura;40:"Bir kötülüğün cezası, tıpkısı bir kötülüktür. Fakat affedip barışmayı esas alanın ücretini bizzat Allah verir. O, zalimleri hiç sevmez"

diyen ve

Bakara;48:"Ve korkun o günden ki, hiç bir benlik bir başka benliğin herhangi bir şeyi için karşılık ödemez; hiç bir benlikten şefaat kabul edilmez, hiç bir benlikten fidye alınmaz. Ve onlara yardım da edilmez."

diyerek dikkatlerimizi çeken ve bizzat Rabbimizin vereceği ücrete talip olmayacak mıyız?

Ne diyeyim başka benim güzel Kardeşlerim!
Rabbimiz olan Allah dememiş mi diyeceğini?


O nedenle biraz daha sakin olalim rencide ederek degil yapici olarak devam edelim bir kisinin kaybi kainat kaybiyla es degerde oldugu icin sukunet taleb ediyorum bu yeni baslayan Tamirat sonrasi hizmette hepinize Alemlerin Rabbi kolaylik ihsan etsin..Rabbe emanet olun..
 

hakka davet

New member
Katılım
25 Eyl 2007
Mesajlar
153
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
53
Sünneti de delil kabul eden biz Müslümanlar Kur'an'a muracat etmeyiz demiyoruz ki bu ayetleri gönderiyorsunuz. Siz madem iddanızda samimisiniz Kur'an da Resulullah'a (s.a.v) uymamayı bildiren bir tane ayet gösterebilirmisiniz. Aksine aşağıda meallerini vereceğim ayetleri iyice okursanız, tefekkür ederseniz Resulullah'a uymanın imanımızın gereği olduğunu göreceksiniz;

Şüphesiz Allah, size emanetleri ehline (sahiplerine) teslim etmenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor. Bununla Allah, size ne güzel öğüt veriyor!.. Doğrusu Allah, işitendir, görendir. (Nisa Sur.58)

Ey iman edenler, Allah'a itaat edin; elçiye itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, artık onu Allah'a ve elçisine döndürün. Şayet Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız. Bu, hayırlı ve sonuç bakımından daha güzeldir. (-Nisa Sur.59)

"Söz tutmak, boyun eğmek, emri yerine getirmek" mânasına gelen itaat, sosyal, siyasî, hukukî, ahlâkî boyutlarıyla İslâm’î hayat düzenini kuran temel kavram ve kurumlardan biridir.(Kur'an Yolu -Heyet)

İslâm sisteminde, tek gerçek otorite olan Allah'a itaat edilmelidir. Bir müslüman her şeyden önce Allah'ın kuludur, diğer bütün özellikleri, bu niteliğinden sonra gelir. Bu nedenle bir fert veya toplum olarak bütün Müslümanlar, ilk olarak Allah'a bağlıdırlar, tüm diğer bağlar bu bağa boyun eğmek zorundadır. (Tefhim-ul Kur’an Mevdudi)

Allah'a itaat, "O'nun Kur'ân-ı Kerîm'de ve elçisinin tebliğ mahiyetindeki söz ve davranışlarında ortaya çıkan emir ve iradesine uymak" demektir.(Kur'an Yolu -Heyet)

Meselenin "Allah'a götürülmesi" Kur'an'a, "Resule götürülmesi" ise sünnete başvurmayı gerektirir, Anlaşmazlık konusunda bu iki kaynakta çözüm ve hüküm var ise bu, bütün ümmet için bağlayıcıdır ve gereğine uyularak anlaşmazlık çözüme kavuşturulur. Bu iki kaynaktaki çözüm her zaman nokta tayini şeklinde değildir. Kıyamete kadar ortaya çıkacak bütün anlaşmazlıkların konu konu, parça parça çözümü Kitap ve Sünnet'te bulunmaz, Ancak bütün anlaşmazlıkların çözümüne ışık tutan ilkeler, işaretler, delâletler, örnek ve emsal çözümler vardır. Bunlardan yararlanarak çözüm ve hüküm bulma işine ictihad denir. İctihad bilinme-yenleri, açıkça belli olmayanları, anlaşmazlıkları Kitaba ve Sünnet'e başvurarak (götürerek) çözme metodunun ve çabasının adıdır; Resûlullah tarafından sahabeye öğretilmiş, daha sonraki nesiller de bunu, onlardan alarak kullanmış ve geliştirmişlerdir.(Kur'an Yolu -Heyet)

Biz elçilerden hiç kimseyi ancak Allah'ın izniyle kendisine itaat edilmesinden başka bir şeyle göndermedik... (Nisa Sur.64)

Resulüne itaat; peygamberlik kurumunun bir gereği değil, bilâkis Allah'a itaat etmenin tek çıkar yoludur. Allah'ın Rasulüne (s.a) itaat edilmelidir. Çünkü O, Allah'tan gelen emir ve direktiflerin elde edilebileceği tek kaynaktır. O halde biz ancak O'nun Rasûlüne (s.a) itaat ederek Allah'a itaat edebiliriz. Çünkü itaatin başka bir yolu yoktur. Bunun aksine Rasûl (s.a) ile aradaki bağı koparmak, O'nu gönderen Hakim'e başkaldırmak demektir. Bir hadis-i şerif'te bu konuyu şöyle açıklar: "Kim bana itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur, kim de bana isyan ederse Allah'a isyan etmiş olur." (Tefhim-ul Kur’an Mevdudi)

Meselenin "Allah'a götürülmesi" Kur'an'a, "Resule götürülmesi" ise sünnete başvurmayı gerektirir.(Kur'an Yolu -Heyet)

Hayır öyle değil; Rabbine andolsun, aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem kılıp sonra senin verdiğin hükme, içlerinde hiç bir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça, iman etmiş olmazlar. ( Nisa Sur.65)

Allah Teâlâ kendi peygamberi için rububiyetine yemin ederek buyuruyor ki: Senin hakemliğine baş vurmaktan yüz çeviren münafıklar şu üç şartı yerine getirmeden gerçek bir iman ile inanmış olmazlar:

1- Üzerinde ihtilâfa düştükleri meseleler ve davalarda Rasul-i Ekrem'i (s.a.) hakem tanımaları.

2- Resulullah (s.a.)'ın, verdiği hükümden hiç bir sıkıntı duymamaları, O'nun karar ve hükümlerini tam bir rıza, mutlak bir kabul ile karşılamaları, şikayet etmemeleri.

3- O'nun verdiği hükme hem zahirde, hem de batında (gönülde) tam bir bağlılık, külli bir teslimiyet göstermeleri, hiç bir engelleme, karşı koyma ve çekişmede bulunmamaları. Sahih bir hadiste de şöyle buyuruluyor: "Canım elinde bulunan Allah Teâlâ'ya yemin olsun ki sizden biriniz, arzusu benim getirdiğim din ve Şeriat'e tabi olmadıkça iman etmiş olmaz. (Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir)


 
K

kuranyeter

Guest
selam


Zümer 1 Bu Kitap'ın indirilişi Azîz ve Hakîm olan Allah'tandır.

Zümer 2 Emin ol, bu Kitap'ı biz sana hak olarak indirdik. O halde, dini yalnız ona özgüleyerek Allah'a ibadet et/O'nun için iş yapıp değer üret!

68 De ki: "Ey Ehlikitap! Siz, Tevrat'ı, İncil'i ve Rabbinizden size indirileni tam uygulamadıkça hiçbir şey değilsiniz." Rabbinden sana indirilen, onlardan birçoğunun küfür ve azlığını elbette artıracaktır. Küfre batan topluluk için tasalanma artık.


bu ayetler gereği ALLAHIN resulu neye dayanarak alttaki ayeti uygulamıyor [tabiki sizin inandığınız resul uygulamıyor]

6 Ey iman sahipleri! Namaza/duaya duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın.

MAİDE 68 AYETİ ĞEREĞİ ALLAHIN RESULU ABDESTİ NASIL ALMALI.
kimse sana allaha inanmıyorsun diye bir söz söylemedi hakkadavet arkadaş.bu yukardaki ayetlere dayanarak son nebi nasıl abdest almalı eğer son nebi kurana göre abdest almışsa senin bütün inandığın mezhep liderleri ve hadis bilginleri yalan söylemişler anlamı çıkar ve senin savunacağın diğer bilgilerde otomatikman çürümüş olur,yok eğer bu ayetlere rağmen son nebi kurana göre abdest almamışsa [halen bunu savunan arkadaşlar var]o zaman bu KİTABI ALLAH EKSİK İNDİRMİŞ ONUN YARATTIĞI BİR BEŞERDE EKSİKLERİ ALLAHA GÖSTERMİŞ OLUYOR. BANA HERHANGİ BİR CEVAP YAZMANA GEREK YOK KENDİ KENDİNE SOR VE CEVAPLA.

İSLAM ALEMİ DENİLEN BU ALEMİN KABUL ETTİĞİ EN SAHİH HADİSLERDEN BİRİ OLAN ABDESTİN ALINMA ŞEKLİ BİLE ALLAH VE MUHAMMEDİN YOLLARINI BİR BİRİNDEN AYIRIYORKEN GERİDE KALAN SİZE GÖRE ŞÜPHELİ [BİZE GÖRE HEPSİ YALAN]OLAN DİĞER HADİSLER NE ANLAM TAŞIR ODA AYRI BİR SORU.


SELAM HUDAYA TABİİ OLANLARA.
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Sünneti de delil kabul eden biz Müslümanlar Kur'an'a muracat etmeyiz demiyoruz ki bu ayetleri gönderiyorsunuz. Siz madem iddanızda samimisiniz Kur'an da Resulullah'a (s.a.v) uymamayı bildiren bir tane ayet gösterebilirmisiniz. Aksine aşağıda meallerini vereceğim ayetleri iyice okursanız, tefekkür ederseniz Resulullah'a uymanın imanımızın gereği olduğunu göreceksiniz;
Şüphesiz Allah, size emanetleri ehline (sahiplerine) teslim etmenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor. Bununla Allah, size ne güzel öğüt veriyor!.. Doğrusu Allah, işitendir, görendir. (Nisa Sur.58)
Ey iman edenler, Allah'a itaat edin; elçiye itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, artık onu Allah'a ve elçisine döndürün. Şayet Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız. Bu, hayırlı ve sonuç bakımından daha güzeldir. (-Nisa Sur.59)

"Söz tutmak, boyun eğmek, emri yerine getirmek" mânasına gelen itaat, sosyal, siyasî, hukukî, ahlâkî boyutlarıyla İslâm’î hayat düzenini kuran temel kavram ve kurumlardan biridir.(Kur'an Yolu -Heyet)

İslâm sisteminde, tek gerçek otorite olan Allah'a itaat edilmelidir. Bir müslüman her şeyden önce Allah'ın kuludur, diğer bütün özellikleri, bu niteliğinden sonra gelir. Bu nedenle bir fert veya toplum olarak bütün Müslümanlar, ilk olarak Allah'a bağlıdırlar, tüm diğer bağlar bu bağa boyun eğmek zorundadır. (Tefhim-ul Kur’an Mevdudi)

Allah'a itaat, "O'nun Kur'ân-ı Kerîm'de ve elçisinin tebliğ mahiyetindeki söz ve davranışlarında ortaya çıkan emir ve iradesine uymak" demektir
.(Kur'an Yolu -Heyet)

Meselenin "Allah'a götürülmesi" Kur'an'a, "Resule götürülmesi" ise sünnete başvurmayı gerektirir, Anlaşmazlık konusunda bu iki kaynakta çözüm ve hüküm var ise bu, bütün ümmet için bağlayıcıdır ve gereğine uyularak anlaşmazlık çözüme kavuşturulur. Bu iki kaynaktaki çözüm her zaman nokta tayini şeklinde değildir. Kıyamete kadar ortaya çıkacak bütün anlaşmazlıkların konu konu, parça parça çözümü Kitap ve Sünnet'te bulunmaz, Ancak bütün anlaşmazlıkların çözümüne ışık tutan ilkeler, işaretler, delâletler, örnek ve emsal çözümler vardır. Bunlardan yararlanarak çözüm ve hüküm bulma işine ictihad denir. İctihad bilinme-yenleri, açıkça belli olmayanları, anlaşmazlıkları Kitaba ve Sünnet'e başvurarak (götürerek) çözme metodunun ve çabasının adıdır; Resûlullah tarafından sahabeye öğretilmiş, daha sonraki nesiller de bunu, onlardan alarak kullanmış ve geliştirmişlerdir.(Kur'an Yolu -Heyet)
Biz elçilerden hiç kimseyi ancak Allah'ın izniyle kendisine itaat edilmesinden başka bir şeyle göndermedik... (Nisa Sur.64)

Resulüne itaat; peygamberlik kurumunun bir gereği değil, bilâkis Allah'a itaat etmenin tek çıkar yoludur. Allah'ın Rasulüne (s.a) itaat edilmelidir. Çünkü O, Allah'tan gelen emir ve direktiflerin elde edilebileceği tek kaynaktır. O halde biz ancak O'nun Rasûlüne (s.a) itaat ederek Allah'a itaat edebiliriz. Çünkü itaatin başka bir yolu yoktur. Bunun aksine Rasûl (s.a) ile aradaki bağı koparmak, O'nu gönderen Hakim'e başkaldırmak demektir. Bir hadis-i şerif'te bu konuyu şöyle açıklar: "Kim bana itaat ederse Allah'a itaat etmiş olur, kim de bana isyan ederse Allah'a isyan etmiş olur." (Tefhim-ul Kur’an Mevdudi)

Meselenin "Allah'a götürülmesi" Kur'an'a, "Resule götürülmesi" ise sünnete başvurmayı gerektirir.(Kur'an Yolu -Heyet)
Hayır öyle değil; Rabbine andolsun, aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem kılıp sonra senin verdiğin hükme, içlerinde hiç bir sıkıntı duymaksızın, tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça, iman etmiş olmazlar. ( Nisa Sur.65)

Allah Teâlâ kendi peygamberi için rububiyetine yemin ederek buyuruyor ki: Senin hakemliğine baş vurmaktan yüz çeviren münafıklar şu üç şartı yerine getirmeden gerçek bir iman ile inanmış olmazlar:

1- Üzerinde ihtilâfa düştükleri meseleler ve davalarda Rasul-i Ekrem'i (s.a.) hakem tanımaları.

2- Resulullah (s.a.)'ın, verdiği hükümden hiç bir sıkıntı duymamaları, O'nun karar ve hükümlerini tam bir rıza, mutlak bir kabul ile karşılamaları, şikayet etmemeleri.

3- O'nun verdiği hükme hem zahirde, hem de batında (gönülde) tam bir bağlılık, külli bir teslimiyet göstermeleri, hiç bir engelleme, karşı koyma ve çekişmede bulunmamaları. Sahih bir hadiste de şöyle buyuruluyor: "Canım elinde bulunan Allah Teâlâ'ya yemin olsun ki sizden biriniz, arzusu benim getirdiğim din ve Şeriat'e tabi olmadıkça iman etmiş olmaz. (Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir)





Tamam güzel Ayetlerle donatmissinda bizim buna iman etmedigimize nasil karar varmissin?Evet kardesim gel seninle Resule gidelim desek neye tabbi olacagiz,Ici celiskiler yumagi olan bir deddigi digeriyle zit olan binlerce uydurma oldugu siz tarafindanda kabul edilen Hatta bazan Resulü Sübyanci/Cani/Zalim Kurani Eksik/Degismis/Orjini yakilmis Allaha el ayak ihsan etme/Allahi cehenneme atma gibi binlerce iftira sözlerlemi Resulü bulacagiz yoksa;


Nur olan;
Furkan olan;
Celiskisiz olan;
Korunmus olan;
Her ulastigini aydinliga cikaran;
Her sözü hikmet olan;
Allahin Degismez sözü olan;



Kitabami gidecegiz...Simdi sen söyle biz Resul inkarcisimiyiz?Yoksa siz iftiracimisiniz?Buyrun Allahin Alemlere Rahmet Resulüne gidelim Hakemligine bas vuralim;Varsa beyyineniz buyrun?Kimmis Allahin Resule bagli olan onu kendine siar edinen,Ona tabii olan,Onun getirdigine boyun egen teslim olan Bütün imaniyla iman eden?
 

hakka davet

New member
Katılım
25 Eyl 2007
Mesajlar
153
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
53
İslamın Ana kaynağı olan Kur’anı Kerim, birçok Ayeti Kerimesinde Peygamberimizin uygulamalarına vurgu yapıyor ve İslamın bir bütün olarak yaşanabilmesi açısından, Peygamberimizin (SAV) uygulamalarının olmazsa olmaz olduğunu beyan ediyor:

“Resûl size ne getirmişse onu alın ve sizi neden menediyorsa, ondan da kaçının”(Haşr,59/7)

“Ey Resulum De ki, siz gerçekten Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve suçlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok esirgeyici ve bağışlayıcıdır.”(Ali İmran,2/31)


“O ümmî Peygamber’e uyanlar (var ya) , işte o Peygamber onlara iyiliği emreder, onları kötülükten meneder. Onlara temiz şeyleri helâl, pis şeyleri haram kılar” (A’râf/7: 157)

“Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram tanımayan, hak dinini din olarak benimsemeyen kimselerle zelil bir vaziyette tam bir itaatle cizye verecekleri vakte kadar savaşın.” (Tevbe/9: 29)

“Peygamber'in emrine aykırı hareket edenler, başlarına bir belânın gelmesinden veya can yakıcı bir azaba uğramaktan sakınsınlar' (Nur, 63)

Günümüzde Kütüb-i Sitte ile ümmetin en muteber Hadis Kitabı kabul ettiği hadisleri, kendi akıl ve mantığına uymadıkları gerekçesi ile eleştirmeyi adet haline getirmiş, ilim fakiri kardeşlerimize sormak isteriz:

Kur’anı Kerimin bu ifadeleri doğrultusunda, şayet, sizlerin iddia ettiğiniz üzere, Allah, Peygamberimizin uygulamalarının günümüze kadar gelmesini istemese idi, veya gelmiyeceğini biliyor idiyse, o zaman neden Peygamberine uymayı Kur’anda emretmiş oluyordu? Bunu iddia edenler, bu iddiaları ile Kur’anı ve dolayisıyla Allah’ı –haşa- gereksiz konuları yazmak ile itham ettiklerinden farkında değiller mi? Allah, Resulune uymayı, onun getirdiklerini yapmayı emredecek, lakin ne getirdiğini kendisinden sonraki kullarına bildirmekten –haşa- aciz olacak!(Kur’an’ı Kerim Sünnete uymayı emrediyor-Dr. Emin Şimşek)
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
İslamın Ana kaynağı olan Kur’anı Kerim, birçok Ayeti Kerimesinde Peygamberimizin uygulamalarına vurgu yapıyor ve İslamın bir bütün olarak yaşanabilmesi açısından, Peygamberimizin (SAV) uygulamalarının olmazsa olmaz olduğunu beyan ediyor:

“Resûl size ne getirmişse onu alın ve sizi neden menediyorsa, ondan da kaçının”(Haşr,59/7)

“Ey Resulum De ki, siz gerçekten Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve suçlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok esirgeyici ve bağışlayıcıdır.”(Ali İmran,2/31)


“O ümmî Peygamber’e uyanlar (var ya) , işte o Peygamber onlara iyiliği emreder, onları kötülükten meneder. Onlara temiz şeyleri helâl, pis şeyleri haram kılar” (A’râf/7: 157)

“Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram tanımayan, hak dinini din olarak benimsemeyen kimselerle zelil bir vaziyette tam bir itaatle cizye verecekleri vakte kadar savaşın.” (Tevbe/9: 29)

“Peygamber'in emrine aykırı hareket edenler, başlarına bir belânın gelmesinden veya can yakıcı bir azaba uğramaktan sakınsınlar' (Nur, 63)

Günümüzde Kütüb-i Sitte ile ümmetin en muteber Hadis Kitabı kabul ettiği hadisleri, kendi akıl ve mantığına uymadıkları gerekçesi ile eleştirmeyi adet haline getirmiş, ilim fakiri kardeşlerimize sormak isteriz:

Kur’anı Kerimin bu ifadeleri doğrultusunda, şayet, sizlerin iddia ettiğiniz üzere, Allah, Peygamberimizin uygulamalarının günümüze kadar gelmesini istemese idi, veya gelmiyeceğini biliyor idiyse, o zaman neden Peygamberine uymayı Kur’anda emretmiş oluyordu? Bunu iddia edenler, bu iddiaları ile Kur’anı ve dolayisıyla Allah’ı –haşa- gereksiz konuları yazmak ile itham ettiklerinden farkında değiller mi? Allah, Resulune uymayı, onun getirdiklerini yapmayı emredecek, lakin ne getirdiğini kendisinden sonraki kullarına bildirmekten –haşa- aciz olacak!(Kur’an’ı Kerim Sünnete uymayı emrediyor-Dr. Emin Şimşek)



Benim hic bir soruma cevap yazmamissin ama olsun ben yinede sana söyle detayli bir seyler sunayim;Resulün misyonu nedir?Bize göre Resul Muhammed neleri anlatmistir?Kurandaki durumu oldugu gibi istersen sana ayet ayet aciklarim;

1. ALLAH'A VE ELÇİSİNE SAYGI GÖSTERİN / GÜZELCE DİNLEYİN VE DESTEKLEYİN
2. MUHAMMED, MÜ'MİNLERE CANLARINDAN İLERİDİR
3. MUHAMMED SİZDEN ÜCRET İSTEMİYOR
4. MUHAMMED MECNUN DEĞİLDİR
5. MUHAMMED VE DİĞER PEYGAMBERLER BEŞER BİRER ELÇİDEN BAŞKASI DEĞİLDİRLER
6. MUHAMMED BİR MELEK DEĞİLDİR
7. MUHAMMED BÜYÜK BİR AHLAK ÜZERİNDEDİR
8. MUHAMMED'İN MUCİZESİ YOKTUR
9. PEYGAMBERLER GAYBI BİLMEZLER
10. ALLAH'IN ELÇİSİNDE EN GÜZEL BİR ÖRNEK VARDIR
11. MUHAMMED'İN EŞLERİ BAŞKASIYLA EVLENEMEZ
12. MUHAMMED'İN EŞLERİNE CEZA/KARŞILIK İKİ KATTIR
13. MUHAMMED'E MAHSUS EVLİLİK HÜKÜMLERİ
14. MUHAMMED'İN MİNNETE BULAŞMAMIŞ ÇOK MALI VARDIR
15. MUHAMMED'İN KUR'AN SAYESİNDE SAPTIRILAMAYACAĞI BİLDİRİLMİŞTİR
16. MUHAMMED'İN DAHA ÖNCE KİTAB VE İMAN'DAN BİLGİSİZ OLDUĞU BİLDİRİLMİŞTİR
17. MUHAMMED'İN SON PEYGAMBER OLDUĞU BİLDİRİLMİŞTİR
18. MUHAMMED, BÜTÜN PEYGAMBERLERİ TASDİK ETMİŞTİR
19. MUHAMMED'E ÖNCEKİ PEYGAMBERLER GİBİ SABRETMESİ GEREKTİĞİ EMREDİLMİŞTİR
20. MUHAMMED'İN YANINDAKİLERİN KENDİ ARALARINDA MERHAMETLİ, KAFİRLERE KARŞI KATI OLDUKLARI BİLDİRİLMİŞTİR
21. MUHAMMED, MÜŞRİKLERLE KESİN BİR ÜSLUBLA KONUŞMUŞTUR
22. MUHAMMED, AÇIK BİR DELİL ÜZERİNDE OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
23. PEYGAMBER'İN EHL-İ KİTAB'A HİTABI
24. PEYGAMBER, ELÇİLİK GÖREVİYLE, ALEMLERE RAHMET OLARAK GÖNDERİLMİŞTİR
25. ÖNCEKİLERE VAHYEDİLDİĞİ GİBİ MUHAMMED'E DE VAHYEDİLDİ
26. HER ÜMMETE ALLAH'A ÇAĞIRAN BİR RESUL GÖNDERİLDİ
27. PEYGAMBERLERİ YOL GÖSTEREN ÖNDERLER KILDIK
28. PEYGAMBERLER BİRBİRLERİNDEN ÜSTÜN MEZİYETLERLE GÖNDERİLDİ
29. PEYGAMBER MÜJDECİ VE UYARICI OLARAK GÖNDERİLDİKİ BAHANELERİ KALMASIN
30. PEYGAMBERİN ALLAH'A KARŞI SÖZ UYDURAMAYACAĞI BİLDİRİLMİŞTİR
31. PEYGAMBER'İN İNSANLARIN ÜZERİNE BEKÇİ/VEKİL OLARAK GÖNDERİLMEDİĞİ BİLDİRİLMİŞTİR
32. PEYGAMBER, SADECE VAHYE UYMASI HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
33. PEYGAMBER, MÜŞRİKLERİN KEYFİNE UYMAMASI HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
34. PEYGAMBER, ALLAH'IN İNDİRDİĞİYLE HÜKMETMESİ HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
35. PEYGAMBER, MÜŞRİKLERE YALTAKLANMAMAK HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
36. PEYGAMBER, HAİNLERİN SAVUNUCUSU OLMAMASI HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
37. PEYGAMBER HANİF OLMASI VE MÜŞRİKLERDEN OLMAMASI HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
38. PEYGAMBER, ŞUNLARA İTAAT ETMEMESİ HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
39. PEYGAMBER, YAPMIŞ OLDUĞU HATALAR ÜZERİNDE BIRAKILMAYIP UYARILMIŞTIR
40. PEYGAMBER ÖLDÜĞÜNDE, GERİYE DÖNMEMEMİZ GEREKTİĞİ EMREDİLMİŞTİR
41. PEYGAMBER'DE İNSANLARIN YAZGILARINA KARAR VERME YETKİSİNİN BULUNMADIĞI BİLDİRİLMİŞTİR
42. PEYGAMBER, EMROLUNDUĞU VAHYİ AÇIKÇA TEBLİĞ ETMEKLE GÖREVLENDİRİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
43. PEYGAMBERLER, ŞİRKTEN SAKINDIRMIŞTIR
44. PEYGAMBER, BÜTÜN ŞEFAATİN ALLAH'A AİD OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
45. PEYGAMBER, BASİRETLE, HİKMETLE, GÜZEL ÖĞÜTLE ALLAH'A DAVET ETTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
46. PEYGAMBER, ALAY EDEN İNKARCILARA KARŞI ALLAH'IN YETTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
47. PEYGAMBER, ALLAH'IN SONSUZ KUDRET SAHİBİ OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
48. PEYGAMBER, ALLAH'IN GİZLİ-AÇIK HERŞEYİ BİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
49. PEYGAMBER, YALNIZ VE ANCAK RABB'İMİZE TESLİM OLMAMIZ GEREKTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
50. PEYGAMBER, KUR'AN'IN İNANANLARI SAĞLAMLAŞTIRMAK İÇİN İNDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
51. PEYGAMBER, RABB'İMİZİN KİMSEYİ HÜKMÜNE ORTAK ETMİYECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
52. PEYGAMBER, KUR'AN'IN BENZERİNİN YAPILAMAYACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
53. PEYGAMBER, ALLAH'TAN BAŞKASINA KESİNLİKLE KULLUK ETMEMEMİZ GEREKTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
54. PEYGAMBER, HERŞEYİN ALLAH'A AİD OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
55. PEYGAMBER, KIYAMET SAATİNİ ALLAH'IN BİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
56. PEYGAMBER, HAYIR VE ŞERRİN ALLAH'IN ELİNDE OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
57. PEYGAMBER, ALLAH'TAN BAŞKA VELİ/ DOST EDİNMEMEMİZ GEREKTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
58. PEYGAMBER, HİDAYETİN ALLAH'IN ELİNDE OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
59. PEYGAMBER, ALLAH'IN ŞAHİTLİĞİNİN YETTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
60. PEYGAMBER, KENDİSİNİN ŞAHİD GETİRİLECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
61. PEYGAMBER, ALLAH VE ELÇİSİNİ İNCİTENLERE ALÇALTICI BİR AZAP HAZIRLANDIĞINI BİLDİRMİŞTİR
62. PEYGAMBER, KUR'AN OKUNDUĞU ZAMAN İNKARCILARLA ARASINA PERDE ÇEKİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
63. PEYGAMBER, KUR'AN'DA HER MİSALİN SAYILIP DÖKÜLDÜĞÜNÜ BİLDİRMİŞTİR
64. PEYGAMBER, KENDİSİNE İNDİRİLENE İNANIP, İYİ AMEL İŞLEYENLERİN HALLERİNİN DÜZELTİLECEĞİNİ MÜJDELEMİŞTİR
65. PEYGAMBER, KİMSENİN BİR BAŞKASININ GÜNAHINI YÜKLENMEYECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
66. PEYGAMBER, İNKARCILARIN SONUNDAN İBRET ALMAMIZI İSTEMİŞTİR
67. PEYGAMBER, BÜYÜK GÜNÜN AZABINDAN KORKTUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
68. PEYGAMBER, CENNETİN VE CEHENNEMİN GEÇİCİ DEĞİL, EBEDİ OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
69. PEYGAMBER, ÖLÜMDEN KAÇMANIN FAYDASIZ OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
70. PEYGAMBER, EN GÜZEL İSİMLERİN ALLAH'A AİD OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
71. PEYGAMBER, ALLAH'IN BİZE NELERİ HARAM KILDIĞINI BİLDİRMİŞTİR
72. PEYGAMBER, CİNLERİN KENDİSİ HABERSİZ İKEN OKUDUĞU KUR'AN'I DİNLEDİKLERİNİ BİLDİRMİŞTİR
73. PEYGAMBER, MÜŞRİKLERE NE CEVAP VERMESİNİN EMREDİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
74. PEYGAMBER, İLK DEFA YARATANIN TEKRAR DİRİLTEBİLECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
75. PEYGAMBER, İNKARINDAN VAZGEÇENLERİN GEÇMİŞ GÜNAHLARININ BAĞIŞLANACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
76. PEYGAMBER, İNKAR EDENLERİN YENİLİP CEHENNEME SÜRÜKLENECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
77. PEYGAMBER'İN DİNLERİNİ PARÇA PARÇA EDENLERLE BİR İLİŞİĞİNİN OLMADIĞI BİLDİRİLMİŞTİR
78. PEYGAMBER, İMANINDA BİR HAYIR KAZANAMAMIŞ OLANLARIN BEKLEMESİNİ BİLDİRMEKTEDİR
79. PEYGAMBER, ALLAH'IN İZNİ İLE KENDİSİNE İTAAT EDİLECEK BİR ELÇİ OLMAKTAN BAŞKA BİR AMAÇLA GÖNDERİLMEDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
80. PEYGAMBER ; KENDİ GİBİ HİÇBİR PEYGAMBER'İN '' ALLAH'I BIRAKIP, BANA KUL OLUN '' DEMEYECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
81. PEYGAMBERLER ARASINDA AYIRIM YAPILAMAYACAĞI BİLDİRİLMİŞTİR
82. MUHAMMED, ALLAH YOLUNDA NE HARCANACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
83. PEYGAMBERLERİN KAVİMLERİNE SESLENİŞİ / TEK İLAHA ÇAĞIRMASI
84. MUHAMMED'İN AKLINI KULLANMAYAN SAĞIRLARA VAHYİ İŞİTTİREMEYECEĞİ BİLDİRİLMİŞTİR
85. PEYGAMBER, MÜ'MİN OLMAKLA EMREDİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
86. MUHAMMED, BAŞKA KUR'AN GETİR VEYA BUNU DEĞİŞTİR DİYEN MÜŞRİKLERE NE CEVAP VERECEĞİNİN EMREDİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
87. PEYGAMBERLERİN HEPSİ, AYNI HAK DİN İLE GÖNDERİLMİŞTİR
88. PEYGAMBER, ALLAH'TAN ÇOK İNSANLARDAN KORKANLARI UYARMIŞTIR
89. PEYGAMBER, GERÇEK ERDEMİN ''ALLAH'A KARŞI SORUMLULUK BİLİNCİ DUYABİLMEK'' OLDUĞUNU BİLDİRMEKTEDİR
90. PEYGAMBER,'' FİTNE '' NİN ÖLDÜRMEKTEN DAHA BÜYÜK BİR GÜNAH OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
91. PEYGAMBER, YETİMLERİN DURUMUNU DÜZELTMENİN DAHA HAYIRLI OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
92. PEYGAMBER, ALLAH'IN EGEMENLİK, İZZET VE ZİLLETİ DİLEDİĞİNE VERİP DİLEDİĞİNDEN GERİ ALABİLECEĞİNİ BİLDİRMEKTEDİR
93. PEYGAMBER, BAŞINIZA GELEN MUSİBETİN KENDİ ESERİNİZ OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
94. PEYGAMBER, NEFSİN DAİMA KÖTÜLÜĞE SÜRÜKLEYİCİ OLDUĞUNU BİLİDİRMİŞTİR
95. PEYGAMBERLERİN DUA ÖRNEKLERİNİN ŞÖYLE OLDUĞU BİLDİRİLMİŞTİR
96. PEYGAMBER, ALLAH İNDİNDE EN ŞEREFLİNİZİN, TAKVACA EN ÜSTÜN OLANINIZ OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
97. PEYGAMBER, ZANNIN HAK'TAN HİÇBİRŞEY İFADE ETMİYECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
98. MUHAMMED'İN YÜKÜNÜN HAFİFLETİLMESİ İÇİN, YÜREĞİNİN FERAHLATILIP GENİŞLETİLDİĞİ BİLDİRİLMİŞTİR
99. PEYGAMBERLİK GÖREVİNİN KİME VERİLECEĞİNİ BİLENİN, ALLAH'TAN BAŞKASI OLAMAYACAĞI BİLDİRİLMİŞTİR
100. PEYGAMBER, KORUNANLAR İÇİN DÜNYA NİMETİNİN AZ, AHİRETİN DAHA HAYIRLI OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
101. PEYGAMBER, ALLAH'IN ÜSTÜNÜZDEN VEYA AYAKLARINIZIN ALTINDAN SİZE AZAB GÖNDERMEYE KADİR OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
102. PEYGAMBER, ACELE İSTEDİĞİNİZ ŞEYİN KENDİ ELİNDE OLMADIĞINI BİLDİRMİŞTİR
103. PEYGAMBER, KUŞKUYA KAPILANLARDAN OLMAMASI HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
104. YARGIÇ VE DEVLET BAŞKANI MUHAMMED'İN EMİRLERİNE '' TEREDDÜTSÜZ İTAAT ETMEDEN '' İNANMIŞ OLAMIYACAKLARI BİLDİRİLMİŞTİR
105. PEYGAMBER, ALLAH'IN HÜKÜMLERİNDEN : MİRAS KONUSUNU DA BİLDİRMİŞTİR
106. PEYGAMBER ; KUR'AN'IN , ONLARDAN ÇOĞUNUN AZGINLIK VE İNKARINI ARTTIRACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
107. PEYGAMBER, SİZE İNDİRİLENİ KAİM / TATBİK ETMEDİKÇE HİÇBİR ŞEY ÜZERİNDE OLAMIYACAĞINIZI BİLDİRMİŞTİR
108. PEYGAMBER, ALLAH'TAN BAŞKASININ ZARAR YA DA YARAR VERMEYE GÜCÜNÜN YETMEYECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
109. PEYGAMBER, ALLAH'IN SİZİ KASITSIZ YEMİNLERİNİZDEN DOLAYI SORUMLU TUTMAYACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
110. PEYGAMBER, ALLAH'IN SİZİ HİZİPLERE AYIRIP KİMİNİZE KİMİNİZİN HINCINI TATTIRMAĞA KADİR OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
111. PEYGAMBER, YALNIZ VE ANCAK ALLAH'IN YOL GÖSTEREBİLECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
112. PEYGAMBER, ZALİMLERİN / İFTİRACILARIN ASLA İFLAH OLAMIYACAKLARINI BİLDİRMİŞTİR
113. PEYGAMBER, ÜSTÜN DELİLİN YALNIZCA ALLAH'IN KATINDA OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
114. PEYGAMBER, SALATININ, İBADETİNİN, HAYATININ VE ÖLÜMÜNÜN HEP ALEMLERİN YÜCE RABBİ İÇİN OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
115. PEYGAMBER ; ALLAH'IN : '' KİTAB'A MİRASÇI OLANLAR, ONU OKUMAMIŞLAR MIYDI ? '' DİYE BUYURDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
116. PEYGAMBER, GANİMETLERİN ALLAH VE ELÇİSİNE AİT OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
117. PEYGAMBER, CİHAD ETMENİN ÖNEMİNİ BİLDİRMİŞTİR
118. PEYGAMBER, SADAKASI KABUL EDİLMEYENLERİN KİMLER OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
119. PEYGAMBER ; ALLAH'IN, MÜNAFIKLARIN ÇEKİNDİĞİ ŞEYLERİ ORTAYA ÇIKARACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
120. PEYGAMBER ; ALLAH'N MÜNAFIKLARA İKİ KERE AZAB EDECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
121. PEYGAMBER, ALLAH'IN İNCE TASARIMDA SİZDEN ÇOK DAHA TEZ OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
122. PEYGAMBER, TOPLAYIP YIĞDIKLARINDAN NEYİN DAHA HAYIRLI OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
123. PEYGAMBER, İNSANLARI İNANMALARI HUSUSUNDA ZORLAMAMASI İÇİN UYARILMIŞTIR
124. MUHAMMED, KENDİSİNE VAHYEDİLENLERİ İNANMIYANLARA OKUMASI İÇİN GÖNDERİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
125. MUHAMMED '' SEN GÖNDERİLMİŞ BİR ELÇİ DEĞİLSİN '' DİYENLERE YÜCE ALLAH'IN CEVABINI BİLDİRMİŞTİR
126. PEYGAMBER, TABİAT, HAYVAN VE BİTKİLERİN ; ALLAH'IN LÜTFUNU ARAMANIZ VE ŞÜKRETMENİZ İÇİN HİZMETİNİZE VERİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
127. PEYGAMBER, HAKKIN GELDİĞİNİ, BATILIN YOK OLMAYA MAHKUM OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
128. PEYGAMBER, HERKESİN KENDİ KARAKTERİNE / YAPISINA GÖRE HAREKET ETTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
129. PEYGAMBER, RUH'UN YÜCE RABB'IN EMRİNDEN OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
130. PEYGAMBER, HAYAL MAHSÜLÜ ŞEFAATÇİ KAYIRICILARINIZA İSTEDİĞİNİZ İSMİ VEREBİLECEĞİNİZİ BİLDİRMİŞTİR
131. PEYGAMBER, ALLAH'IN DİLEDİĞİNİ / DİLEYENİ SAPTIRDIĞINI, HAKK'A YÖNELENİ DE KENDİSİNE İLETTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
132. PEYGAMBER, YALNIZ VE ANCAK '' ALLAH ODAKLI OLMAKLA '' KALPLERİN YATIŞACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
133. PEYGAMBER MUTLULUK VE GÜZEL GELECEĞİN YALNIZ VE ANCAK GÜZEL İŞ YAPANLARA AİT OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
134. PEYGAMBER, ALLAH'IN ; KİTABI ELLERİYLE YAZIP SONRA DA AZ BİR META ALMALARI İÇİN : '' BU ALLAH KATINDANDIR '' DİYENLERE '' VEYL OLSUN '' DEDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
135. PEYGAMBER, İNKAR EDENLERE TUZAKLARININ SÜSLÜ GÖSTERİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
136. PEYGAMBER, DİRİLİŞ GÜNÜ İÇİN ALAYLI ALAYLI '' NE ZAMAN O ? '' DİYEN İNKARCILARA, ALLAH'IN CEVABINI BİLDİRMİŞTİR
137. PEYGAMBER, İNSANIN GERÇEKTEN ÇOK CİMRİ OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
138. PEYGAMBER, NAMAZDA SES TONU VE ŞİDDETİNİ İYİ AYARLAMASI HUSUSUNDA UYARILMIŞTIR
139. PEYGAMBER, AMELLERİ / AMELSİZLİKLERİ BAKIMINDAN EN ÇOK ZİYANA UĞRAYANLARI BİLDİRMİŞTİR
140. PEYGAMBER, RABB'İMİZİN SÖZLERİNİ YAZMAYA, DENİZLER MÜREKKEP OLSA YİNE DE YETMİYECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
141. PEYGAMBER, KİMİN TARAFÇA DAHA KÖTÜ VE ADAMCA DAHA ZAYIF DURUMDA OLDUĞUNUN ORTAYA ÇIKACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
142. PEYGAMBER, RABB'İMİZİN, DAĞLARI UN UFAK YAPIP SAVURACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
143. PEYGAMBER, DUA VE ALLAH'A YÖNELİŞİN ÖNEMİNİ BİLDİRMİŞTİR
144. PEYGAMBER, KUR'AN'I ULAŞTIRARAK, İNSANLARI ÇAĞIRMAKLA EMREDİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
145. PEYGAMBER, ALLAH'IN SİZE AYETLERİNİ GÖSTERECEĞİNİ VE SİZİN DE ONLARI TANIYACAĞINIZI BİLDİRMİŞTİR
146. PEYGAMBER'DEN, GECEYİ SONSUZA ÇEVİRİRSE SİZE ALLAH'TAN BAŞKA KİMİN IŞIK GETİREBİLECEĞİNİ SORMASI İSTENMİŞTİR
147. PEYGAMBER'E, KARUN KISSASINI BİLDİRMESİ EMREDİLMİŞTİR
148. PEYGAMBER, KENDİSİ VE DİĞER İNANANLARIN, ÖNCEDEN, BU KUR'AN'IN KENDİLERİNE ULAŞACAĞINI UMMADIKLARINI BİLDİRMİŞTİR
149. PEYGAMBER, RABBİMİZİN, YALAN VE SAHTE OLANA KARŞI DEĞİŞMEZ GERÇEĞİ ORTAYA KOYACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
150. PEYGAMBER, ALLAH'IN KUR'AN'I, KULLARINDAN SEÇTİKLERİNE MİRAS OLARAK BAHŞETTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
151. PEYGAMBER, KAVMİNİN KUR'AN'I TERK EDİLMİŞ BIRAKTIKLARINI BİLDİRMİŞTİR
152. PEYGAMBER, KENDİSİ GİBİ HER ELÇİYE SUÇLULARDAN DÜŞMANLAR VAR EDİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
153. PEYGAMBER, ALLAH'IN KUR'AN'DA İNKARCILARA KARŞI EN GÜZEL MİSAL VE AÇIKLAMAYI GETİRDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
154. PEYGAMBER, İNKARCILARIN AŞAĞILANARAK DİRİLTİLECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
155. PEYGAMBER, GECELERİ ÖTEKİ DÜNYAYI GÖZETEREK SECDE EDENLE BAŞKASININ BİR OLAMIYACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
156. PEYGAMBER, İNKARCILARA '' BİLDİĞİNİZİ YAPIN, BEN DE BİLDİĞİMİ YAPIYORUM '' DENİLMESİNİN EMREDİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
157. PEYGAMBER, AZAB BAŞINIZA GELMEDEN RABBİNİZE YÖNELMENİZİ, SONRA HİÇ KİMSENİN SİZİ KORUYAMIYACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
158. PEYGAMBER, ALLAH'IN RAHMETİNDEN ÜMİDİNİZİ KESMEMENİZ GEREKTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
159. PEYGAMBER, ARAPÇA OLMAYAN BİR KUR'AN GÖNDERİLSEYDİ, KAVMİNİN BUNA İTİRAZ EDECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
160. PEYGAMBER, KUR'AN'I İNKAR EDİP KENDİSİNİ EĞRİLİĞE KAPTIRANLARDAN DAHA SAPIK BULUNAMIYACAĞINI BİLDİRMİŞTİR
161. PEYGAMBER, ALLAH'IN SİZİ YAŞATIP SONRA ÖLDÜRDÜĞÜNÜ, SONRA TOPLAYIP DURUŞMA GÜNÜNE GETİRECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
162. PEYGAMBER, ALLAH'IN YARATIŞINDA ORTAĞI VARSA, BİR KİTAP YA DA BİLGİ KALINTISI GETİRMENİZ GEREKTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
163. PEYGAMBER, MALLARIMIZ VE AİLELERİMİZ BİZİ SENİNLE BERABER GELMEKTEN ALIKOYDU DİYENLERE ALLAH'IN CEVABINI BİLDİRMİŞTİR
164. PEYGAMBER, KENDİSİNE BİAT EDENLERİN GERÇEKTE ALLAH'A BİAT ETMİŞ OLDUKLARINI BİLDİRMİŞTİR
165. PEYGAMBER, İNANDIK DİYENLERE, '' TESLİM OLDUK '' DEMELERİNİ İSTEMEKLE EMROLUNDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
166. PEYGAMBER, '' ALLAH'A DİNİNİ ÖĞRETMEYE KALKIŞMAYIN '' DEMEKLE EMROLUNDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
167. PEYGAMBER, '' MÜSLÜMAN OLAMNIZI BAŞIMA KAKMAYIN '' , ASIL SİZİN MİNNETTAR OLMANIZ GEREKİYOR DEMEKLE EMROLUNDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
168. PEYGAMBER, ALLAH'IN YANINDA OLANIN, BÜTÜN FANİ KAZANÇLARDAN DAHA HAYIRLI OLDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
169. PEYGAMBER, ALLLAH'IN SİZE KULAK, GÖZ VE GÖNÜLLER VERDİĞİNİ, FAKAT ÇOK AZ ŞÜKRETTİĞİNİZİ BİLDİRMİŞTİR
170. PEYGAMBER, SİZE ZARAR YA DA AKIL VERME GÜCÜNE SAHİP OLMADIĞINI BİLDİRMİŞTİR
171. PEYGAMBER, UYARILDIĞINIZ AKİBETİN, YAKIN MI YA DA UZAK MI OLDUĞUNU BİLMEDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
172. PEYGAMBER, '' ARINMAYA GÖNLÜN VAR MI ? '' DİYE SORMASININ EMREDİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
173. PEYGAMBER, KARANLIĞI YARIP SABAHI ORTAYA ÇIKARAN YÜCE RABBİMİZE SIĞINMAKLA EMROLUNDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
174. PEYGAMBER, ALLAH'IN KİTAB' TAN İNDİRDİĞİNE İNANIP, ARANIZDA ADALET YAPMAKLA EMROLUNDUĞUNU BİLDİRMİŞTİR
175. PEYGAMBER, TEK İLAH OLAN ALLAH'A ÇAĞIRMASININ, İLLAKİ HURAFELER KARIŞTIRMAK SURETİYLE ORTAK KOŞANLARA AĞIR GELDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
176. PEYGAMBER, ALLAH'IN KÖTÜLÜĞÜ EMRETMİYECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
177. PEYGAMBER, İNKARCILARIN, ALLAH'A KARŞI BİLMEDİKLERİ ŞEYLERİ ATFETTİKLERİNİ BİLDİRMİŞTİR
178. PEYGAMBER, ALLAH'IN , '' ELİNİZDEN GELİYORSA BANA TUZAK KURUN '' HATTA HİÇ GÖZ AÇTIRMAYIN '' DİYEREK İNKARCILARA SESLENMESİNİ İSTEDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
179. PEYGAMBER, İNKARCILARIN ALLAH'I GEREĞİ GİBİ TANIMAK NİYETİNDE OLMADIKLARINI BİLDİRMİŞTİR
180. PEYGAMBER, ŞİRK KOŞANLARIN BÜTÜN AMELİNİN BOŞA GİDECEĞİNİ BİLDİRMİŞTİR
181. PEYGAMBER, YALNIZ ALLAH'A YÖNELİP, TEK OLARAK O'NA DOĞRU KOŞMAMIZ GEREKTİĞİNİ SÖYLEMEK ÜZERE GÖREVLENDİRİLDİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR.


Varsa eklemek istedigin buyur hala bizi Resul rediyecisi ilan ediyorsan biz seni Allaha havale ettik Insallahu Teala ahirette onunla(Resulün) beraber sen ve ben davamizi görecegiz...
 

hakka davet

New member
Katılım
25 Eyl 2007
Mesajlar
153
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
53
İslamcı Kardeş şu sorularıma cevap verirmisiniz,

Allah (c.c) Kur'an dışında, peygamberimize bir şeyler bildirmişmidir?

Hangi mezhepte abdestin farzları olarak "Namaza/duaya duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın." ayetinde belitilenin dışında farzlar vardır diyor? ki bana bunu sordun?

Kur'anda Namazın şekli, hangi vakitte kaç rekat kılınacağı,Ramazan orucunun başlaması ve bitişi, Haccın nasıl yapılacağı, Zekatın nasıl verileceği anlatılıyormu?

Teşekkür...
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
İslamcı Kardeş şu sorularıma cevap verirmisiniz,

Allah (c.c) Kur'an dışında, peygamberimize bir şeyler bildirmişmidir?

Hangi mezhepte abdestin farzları olarak "Namaza/duaya duracağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı meshedin/yahut yıkayın." ayetinde belitilenin dışında farzlar vardır diyor? ki bana bunu sordun?

Kur'anda Namazın şekli, hangi vakitte kaç rekat kılınacağı,Ramazan orucunun başlaması ve bitişi, Haccın nasıl yapılacağı, Zekatın nasıl verileceği anlatılıyormu?

Teşekkür...


Allah Kuran disinda din adina bir Vahy vermemistir;

Zaten farzlarda sünnetlerde hepsi o ayetin icindedir,

Kuranda namazin seklide,Vaktide rekat sayisida Orucun baslama ve bitiside haccin yapilis seklide detayli bir sekilde verilmistir Kuran eksiklikten münezzehtir...
 

hakka davet

New member
Katılım
25 Eyl 2007
Mesajlar
153
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
53

Allah Kuran disinda din adina bir Vahy vermemistir;

Zaten farzlarda sünnetlerde hepsi o ayetin icindedir,

Kuranda namazin seklide,Vaktide rekat sayisida Orucun baslama ve bitiside haccin yapilis seklide detayli bir sekilde verilmistir Kuran eksiklikten münezzehtir...

Allah Kuran disinda din adina bir Vahy vermemistir;

Şimdi bu yanlışinizi Kur'an dan delillendiriyorum:Böylece biz sizi, insanlara şahid (ve örnek) olmanız için orta bir ümmet kıldık; Peygamber de üzerinizde bir şahid olsun. Senin üzerinde bulunduğun yönü kıble yapmamız, elçiye uyanları, topukları üzerinde gerisin geri dönenlerden ayırdetmek içindir.... (Bakara 143)

Biz, ... Şimdi elbette seni hoşnud olacağın kıbleye çevireceğiz. Artık yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Her nerede bulunursanız, yüzünüzü onun yönüne çevirin...(Bakara 144)

Bu ayetlerden şunu öğreniyoruz Mescid-i Haramın kıble yapılmasından önce Hz. peygamber ve diğer müslümanlar başka bir kıbleye dönüp namaz kılarlardı. Allah'u Teala kıblenin değiştirilmesi ile ilgiliemri verirken, daha önceki kıblenin de kendisi tarafından tayin edildiğini tasdik etti. ne varki ilk kıbleye ilk kıbleye dönülüp namaz kılınması ile ilgili ilk emre Kur'an'ı Kerimde hiç rastlanmıyor. Şimdi soru şudur: Eğer Resulullah(s.a.v.)'aKuran'ı Kerim'in dışında her hangi bir vahiy inmiyorduysa, kendisine bu emir hangi yoldan veya kaynaktan verildi? Bu Hz. Peygamber(s.av)e Kur'an da kaydedilmeyen bazı emirlerin verildiğinin açık bir ıspatı değilmidir.(Mevdudi-Sünnetin Anayasal Niteliği)

ikinci soruma cevap verin lütfen hangi mezhep bu farzları kabul etmiyor?

Akşam namazı kaç rekat, Kur'andan bize bildirirseniz sevinirim?
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Allah Kuran disinda din adina bir Vahy vermemistir;

Şimdi bu yanlışinizi Kur'an dan delillendiriyorum:Böylece biz sizi, insanlara şahid (ve örnek) olmanız için orta bir ümmet kıldık; Peygamber de üzerinizde bir şahid olsun. Senin üzerinde bulunduğun yönü kıble yapmamız, elçiye uyanları, topukları üzerinde gerisin geri dönenlerden ayırdetmek içindir.... (Bakara 143)

Biz, ... Şimdi elbette seni hoşnud olacağın kıbleye çevireceğiz. Artık yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Her nerede bulunursanız, yüzünüzü onun yönüne çevirin...(Bakara 144)

Bu ayetlerden şunu öğreniyoruz Mescid-i Haramın kıble yapılmasından önce Hz. peygamber ve diğer müslümanlar başka bir kıbleye dönüp namaz kılarlardı. Allah'u Teala kıblenin değiştirilmesi ile ilgiliemri verirken, daha önceki kıblenin de kendisi tarafından tayin edildiğini tasdik etti. ne varki ilk kıbleye ilk kıbleye dönülüp namaz kılınması ile ilgili ilk emre Kur'an'ı Kerimde hiç rastlanmıyor. Şimdi soru şudur: Eğer Resulullah(s.a.v.)'aKuran'ı Kerim'in dışında her hangi bir vahiy inmiyorduysa, kendisine bu emir hangi yoldan veya kaynaktan verildi? Bu Hz. Peygamber(s.av)e Kur'an da kaydedilmeyen bazı emirlerin verildiğinin açık bir ıspatı değilmidir.(Mevdudi-Sünnetin Anayasal Niteliği)

ikinci soruma cevap verin lütfen hangi mezhep bu farzları kabul etmiyor?

Akşam namazı kaç rekat, Kur'andan bize bildirirseniz sevinirim?


Iste bu sorun dahi Haniflerin Risaletten önce Namaz kildiginin bir delilidir?Yani Mihraci bile alt üst eden bir aciklama tesekkür ederim...Yani Resulün kendi emri degil önceki müminlere verilen bir kiblenin oldugu ve bu kibleye Resulünde uydugunun bir gercek oldugunun isbatidir..
Ikinci soruna gelinceMezheplerdeki durum farzlarin üstüne zam yapmalaridir bunuda dinin geregi gibi empoze etmeleridir...

Son soruna gelince?


4/102 Sen onların aralarında bulunup da onlaranamaz kıldırdığında içlerinden bir kısmı seninle beraber namaza dursun.Silahlarını da yanlarına alsınlar.Bunlar secdeye vardıklarında diğer bir kısmı arkanızda beklesin. Sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin seninle beraber kılsınlar ve ihtiyatlı bulunsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar. Kâfirler arzu ederler ki, silahlarınızdan ve eşyanızdan bir gafil olsanız da size ani bir baskın yapsalar. Eğer size yağmur gibi bir eziyet erişir veya hasta olursanız silahlarınızı bırakmanızda bir vebal yoktur. Bununla beraber ihtiyatı elden bırakmayın. Kuşkusuz Allah kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamıştır. (elmalı meali)

Yukarıdaki ayetten de anlaşıldığı gibi (...onlara namaz kıldırdığında...) Hz Muhammed (SAV) imam ve önce sahabenin bir kısmı geliyor TEK rekat ile namazı tamamladıktan sonra, kılmayan diğer kısım sahabe Efendimizin ardından saf tutup TEK rekat namazını kıldıktan sonra namaz tamamlanmış oluyor. Sahabe tek rekat ile namazı yarı yarıya kısaltılmış haliyle kılıyor. İmam olan efendimiz ise 2 rekatla namazı tamamlamış oluyor. Ayetlere yeniden bakalım:
- ...namaz kıldırdığında içlerinden bir kısmı seninle beraber namaza dursun.

- ...Bunlar secdeye vardıklarında diğer bir kısmı arkanızda beklesin. Sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin seninle beraber kılsınlar...

Ayet son derece açık ne açıklama ne de tevile gerek var. Bunu yetersiz görenler, Allah'ın ayetini sözde TAM, pratikte ise açıklanmaya muhtaç/eksik görenlerdir ki; bunlar bilerek veya bilmeden Allah'ın ayetlerini (hadis yoluyla) hükümsüz bırakma çabası içerisindedirler.

34/5-Ayetlerimizi hükümsüz bırakmak için yarışanlar için de pislikten acı bir azap vardır.
 

hakka davet

New member
Katılım
25 Eyl 2007
Mesajlar
153
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
53
Iste bu sorun dahi Haniflerin Risaletten önce Namaz kildiginin bir delilidir?Yani Mihraci bile alt üst eden bir aciklama tesekkür ederim...Yani Resulün kendi emri degil önceki müminlere verilen bir kiblenin oldugu ve bu kibleye Resulünde uydugunun bir gercek oldugunun isbatidir..
Ikinci soruna gelinceMezheplerdeki durum farzlarin üstüne zam yapmalaridir bunuda dinin geregi gibi empoze etmeleridir...

Son soruna gelince?


4/102 Sen onların aralarında bulunup da onlaranamaz kıldırdığında içlerinden bir kısmı seninle beraber namaza dursun.Silahlarını da yanlarına alsınlar.Bunlar secdeye vardıklarında diğer bir kısmı arkanızda beklesin. Sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin seninle beraber kılsınlar ve ihtiyatlı bulunsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar. Kâfirler arzu ederler ki, silahlarınızdan ve eşyanızdan bir gafil olsanız da size ani bir baskın yapsalar. Eğer size yağmur gibi bir eziyet erişir veya hasta olursanız silahlarınızı bırakmanızda bir vebal yoktur. Bununla beraber ihtiyatı elden bırakmayın. Kuşkusuz Allah kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamıştır. (elmalı meali)

Yukarıdaki ayetten de anlaşıldığı gibi (...onlara namaz kıldırdığında...) Hz Muhammed (SAV) imam ve önce sahabenin bir kısmı geliyor TEK rekat ile namazı tamamladıktan sonra, kılmayan diğer kısım sahabe Efendimizin ardından saf tutup TEK rekat namazını kıldıktan sonra namaz tamamlanmış oluyor. Sahabe tek rekat ile namazı yarı yarıya kısaltılmış haliyle kılıyor. İmam olan efendimiz ise 2 rekatla namazı tamamlamış oluyor. Ayetlere yeniden bakalım:
- ...namaz kıldırdığında içlerinden bir kısmı seninle beraber namaza dursun.

- ...Bunlar secdeye vardıklarında diğer bir kısmı arkanızda beklesin. Sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin seninle beraber kılsınlar...

Ayet son derece açık ne açıklama ne de tevile gerek var. Bunu yetersiz görenler, Allah'ın ayetini sözde TAM, pratikte ise açıklanmaya muhtaç/eksik görenlerdir ki; bunlar bilerek veya bilmeden Allah'ın ayetlerini (hadis yoluyla) hükümsüz bırakma çabası içerisindedirler.

34/5-Ayetlerimizi hükümsüz bırakmak için yarışanlar için de pislikten acı bir azap vardır.

Arakadaş miraç gecesi beş vakit namaz farz kılınmıştır kim miraçtan önce namaz kılınmıyor dediki?

Bu ayetten Akşam namazının farzının kaç rekat olduğunu çıkarttınız(!) hiç bir tevil ve açıklamaya gerek yoktur diyorsunuz,aşağıda ki açıklamayı niye yapma gerği duydunuz?
 

Enver Ýstek

metin mete
Katılım
27 Ara 2005
Mesajlar
3,935
Tepkime puanı
1,023
Puanları
0
Yaş
60
Konum
Gurbet,daimi gurbetin icinde gurbet
Arakadaş miraç gecesi beş vakit namaz farz kılınmıştır kim miraçtan önce namaz kılınmıyor dediki?

Bu ayetten Akşam namazının farzının kaç rekat olduğunu çıkarttınız(!) hiç bir tevil ve açıklamaya gerek yoktur diyorsunuz,aşağıda ki açıklamayı niye yapma gerği duydunuz?



Dikkat aksam namazi demedim bütün vakit namazlarinin dedim.Iki rekattir,Mihraci senin söylevinde yok saymistir...Sizin zihninizin görüsünü belirttik...
 

hakka davet

New member
Katılım
25 Eyl 2007
Mesajlar
153
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
53
En azindan bu konuda mutmain oldunuzmu?

[FONT=&quot]Oruçla ilgili ayetlerde Ramazan ayında oruç tutulmasından, misafir ve hastanın kaza etmesinden söz edilir. [/FONT]
[FONT=&quot]Ancak tutulacak orucun gece mi, gündüz mü olacağı bu ayetlerde açıkça yer almamıştır. Şu halde bu mana burada mücmeldir. Yani beyana muhtaçtır. İlgili ayette şöyle buyurulmaktadır: [/FONT][FONT=&quot]“Beyaz iplik siyah iplinden ayırt edilinceye kadar yiyin, için” (Bakara, 187). Ayetteki beyaz iplik ve siyah iplik ifadesini Peygamberimiz gecenin karanlığı ve gündüzün aydınlığı olarak tefsir etmiştir.

Yukarıda meal olarak verilen yer bizzat peygamberimizin açıklaması.
[/FONT]
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt